Haziran Hareketi: Bu direniş işçi sınıfının Haziranıdır!
Birleşik Haziran Hareketi Bursa Meclisi, işten atmalara, düşük maaşlara, Türk Metal çetesine ve MESS'e karşı direnişe geçen ve üretimi durduran Renault, Tofaş ve diğer fabrikalardaki işçiler için bir açıklama yaptı.
'Tüm ülkede işçi sınıfının sesini yükseltmek Hazirancıların görevi olmalıdır' denilen açıklamada, işçilerin direnişine dikkat çekmek için Bursa Heykel Meydanı'nda eylem yapılacağı duyuruldu. Yapılan açıklama şu şekilde:
"Bıçak kemikte!
Bursanın fabrikalarından direnişin sesi yükselmeye ve kenti sarmaya başladı. Metal işçileri, patronlara, Türk metal adlı sarı sendikaya ve sömürü düzenine karşı direnişte!
Bursa Haziran Hareketi, her alandan, her statüden, her meslekten ve kimlikten emekçilerin bir araya getirilerek sorunların ortaya konulmasının; örgütlenmenin ve mücadeleyi ortaklaştırmanın bir adımı olarak Pazar günü, 17.05.2015 tarihinde Bursa Baro Lokalinde bir emek Forumu düzenleyecektir.
Forum sonrasında, başta Renault ve diğer metal işçileri olmak üzere ilimizdeki tüm işçilerimizin haklı, meşru ve onurlu direnişlerini selamlamak, taleplerini sahiplenmek ve kamuoyunun dikkatini bu direnişlere yöneltmek amacıyla, Haziran Hareketi olarak saat 16.30da Heykelde bir basın açıklaması düzenleyeceğiz
Hem Emek Forumuna hem de sonrasındaki toplu basın açıklamamıza, Bursanın emekçileri, onların taleplerine duyarlı tüm Bursa halkı, tüm Haziran dostları ve değerli basın emekçilerimiz davetlidir.
Tüm ülkede bu sesi yükseltmek Haziranın görevi olmalıdır...
Bu direniş işçi sınıfının Haziranıdır...
BİRLEŞİK HAZİRAN HAREKETİ BURSA MECLİSİ"
Özgürlük kokuyorsun
MELİH PEKDEMİR
Büyümüşsün, fark etmedik, zaten büyükmüşsün.
Büyükmüşsün, fark etmedik, zaten büyümüşsün.
O tarifsiz, alelacele büyüklüğünü
Devrime sayalım.
Sabahı bekleyemezdin. Getirmeliydin.
Sabırsızlık taşıyla, sabah kuşuyla ve piyano tuşuyla, seslenişini
Devrime sayalım.
Zaman dursa da devam demeni, seyrederken zaman seni, tarihleşmeni, barikatta öfkeni, meydan neşeni
Devrime sayalım.
Polisin vur-kaç molasında soluklanmanı, eldiveni, gaz maskeni, ve illa ki ilaçlı suyla güzelliğini
Devrime sayalım.
Acemi pansumanları, gözyaşlarını, zalimi kahkahayla esir almanı
Devrime sayalım.
Bizler tam eksiliyorken yetişmenizi, derhal kocaman bizleşmenizi
Devrime sayalım.
Geriye sayımı olur mu devrimin hiç? İleriye, geleceğe sayalım!
Umudunun, hıncının infilakını
Devrime sayalım.
Evlat, devrimci ve gelecek kokuyorsun! Yasemin tüten her kelimeni, öfke yüklü o asi bilinci
Devrime sayalım.
Yüz kırk karakterlik başkaldırını, zekânı, haytalığını ve en büyük masumiyetin:
Direnişini
Devrime sayalım.
Tomaya sataşmanı, aşkı - dayanışmayı, korkusuzluğunu ve illa ki özgürlük kokunu
Devrime, Devrime sayalım.
Ne kadar sahicisin! Çapulcu ve ölümlü.
Her an ölebilirliğini ve ölümsüzlüğünü
Devrime, Devrime, Devrime sayalım.
(16 Haziran 2013)
2013 Haziran Direnişinin ikinci yılındayız, devam ediyor ve özgürlük kokusunu hâlâ alıyoruz!