İlk Yazı (Seçim Sonrası)-Metin Çulhaoğlu
Tutmayan bir tahminimizle başlayalım.
İki ay kadar önce bu köşede AKPnin tek başına iktidar olma ihtimalinin olamama ihtimalinden, HDPnin baraja takılma ihtimalinin de aşma ihtimalinden daha güçlü olduğunu yazmıştık.
Bu tahmin tutmadı.
İyi ki de tutmadı diyor ve işin bu kısmını geçiyoruz.
***
Şimdi gündemde koalisyon ya da erken seçim hesapları var.
Önümüzdeki günlerde bu iki başlıkta kimi gelişmeler olacak, nabızlar yoklanacak ve yeni senaryolar ortaya atılacak. Peşin konuşulmaz, ama şunlar aşağı yukarı belli gibidir:
Dış odaklar ve sermaye çevreleri en başta AKP-CHP koalisyonu isterler, ama gerçekleşmesi hayli güç görünmektedir.
AKPnin kendisinin bir MHP koalisyonuna fit olması ihtimali daha fazladır. MHP buna yatar mı? Şimdiden bir şey söylenemez.
AKP-HDP koalisyonu en düşük olasılıktır; yeter ki bir yerden bu yönde bir mesaj gelmesin
Erken seçimin, seçim öncesi süreç az çok normal işler ve seçim günü işe Rufailer karışmazsa AKPye kazandıracağı bir şey yoktur. Bir erken seçim durumunda AKPnin bu kez yüzde 40ın altına düşmesi muhtemeldir. Başka bildikleri yoksa bunu neden istesinler ki?
Koalisyon ve erken seçim başlıklarında söylenebilecek olanlar şimdilik bunlar. Daha ötesi spekülasyon olur. Girmeyelim.
***
Peki, seçim sonuçları solcular, sosyalistler, sosyalist hareket açısından ne anlama geliyor?
Bunları da lafı dolandırmadan açık açık, maddeler halinde yazalım:
1- Kim ne derse desin, seçim sonuçları ve AKPnin gerilemesi solun moralini düzeltmiş, motivasyonunu artırmıştır. Ekleyelim: 1989 seçimlerinde ANAPın üzerinden geçen silindir kadar olmasa bile çok önemlidir; bir de, gene kim ne derse desin, 2013 Haziranının bu sonuçlardaki payı es geçilmemelidir.
2- Türkiye soluna musallat olan yan etkilerden ulusalcılık, siyaseten büyük ölçüde devre dışı kalmış, kopardığı yaygara kadar etkisinin olmadığı ortaya çıkmıştır. Solun elini rahatlatacak bir veridir ve değeri bilinmelidir.
3- Diğer yan etki, liberallik için aynı şey söylenemez; ancak HDP kanalından olsun başka kanallardan olsun sola yönelecek liberal kafakol girişimleri fazla abartılmamalı, paranoya haline getirilmemelidir.
4- Ortada sol adına yerine getirilecek bunca görev, yapılacak bunca iş varken, kafayı restorasyona ve/ya da liberal dalgaya takmanın hiçbir anlamı yoktur. Dahası, seçim sonuçlarıyla artan motivasyonun ve düzelen morallerin üstüne şu öldü, bu bitti, öteki gömüldü sinikliğiyle limon sıkılması artık fikir serdetme noktasını aşıp bir tür suç haline gelmektedir.
5- Sol AKPye yüklendi ve sonuçta bu parti geriledi, geriletildi. Ama bugün hala ülkedeki birinci parti konumunda
Bu durumda ne yapılmalı? Kökü kazınmalı deniyor, güzel; ancak solun seçim öncesindeki AKP konsantrasyonunu aynen sürdürmesi kimi riskler de içermektedir. Hedefin, AKP gene içinde olmak kaydıyla genişletilmesi, meclisteki AKP muhalifi partilerden CHP ve HDPye Bu iktidarın geçmişteki şu yaptıklarını sineye çekiyor musunuz? şeklinde yüklenilmesi yerinde olacaktır.
6- Sadece seçimler ve sonuçlarıyla ilgili bir konu değil ve özellikle üzerinde durulması gerekiyor: Günümüz Türkiyesinde Birleşik Haziran Hareketinin olsun onun bileşenleri durumundaki sosyalist örgütlenmelerin olsun kitle/yerellik çalışmalarında salt güncel siyasetle sınırlı kalan bir gündem izlemeleri yetersiz kalacaktır. Başka bir deyişle bu çalışmalarda, güncel siyaseti, ona ilişkin gündem ve mesajları da içeren, ama bunları aşan süreklilik temelindeki iletişim, dayanışma ve yardımlaşma ağlarının oluşturulup geliştirilmesi büyük önem taşımaktadır. Teorik-ideolojik çalışmaların ille de sosyolojiyle takviyesi gerekmeyebilir; ama pratik siyasal çalışmalar mutlaka sosyal bir içerik de taşımalıdır.
Şimdilik bunlar
Seçim sonucu iyi oldu. HDP meclise girdi. Halkın düzene tepkili unsurları meclişte şimdi. Kürd halkımızın temsilcileri hakkettikleri yere parti olarak geldi. Girenlerin içinde sol da var, azınlık da var, genç de var, kadın ise ne güzel ki çokça var.
Şimdi koalisyon zamanı. HDP koalisyondan kaçmamalı ve süreci olumlu yönde, demokratik anayasa ve çözüm süreci yönnüde desteklemeli, yönlendirmeli. Kaba solculuktan kaçınmalı. Doğan Holding'i memnun edecek işlerden kaçınıp, barış, değişim ve demokratikleşme isteyen halkımızı memnun edecek işler yapmalı.
akp iktidarda kalsın demiş olmuyor musun, bu seni rahatsız etmiyor mu.