Gezi heyeti ile görüşmenin perde arkası: 'Hepiniz üzerime geliyorsunuz’ dedi ve çıktı



Gezi heyeti ile görüşmenin perde arkası: 'Hepiniz üzerime geliyorsunuz’ dedi ve çıktı
Cumhuriyet gazetesi muhabiri Ahmet Şık, 14 Haziran 2013’te Gezi Direnişi sırasında sanatçılar, gazeteciler ve emek örgütü temsilcilerden oluşan bir heyetin dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan ile sabah saatlerine kadar süren kritik görüşmesinin perde arkasını yazdı.

Görüşmenin son derece gergin bir havada geçtiğini ve Erdoğan’ın söz alan temsilcileri sürekli terslediğini aktaran Şık, iyice alevlenen tartışmalar sonunda toplantının Erdoğan’ın “Sabahın şu saati olmuş, 15 saattir buradayım. El insaf” diyerek salonu terk etmesiyle noktalandığını yazdı.

‘POLİSİNE’ YAPTIRDIĞI PROPAGANDA FİLMİNİ GÖSTERDİ
Habere göre toplantıya şair Sunay Akın ortamı yumuşatma amacıyla “Hayırlı bir iş için geldik. İyi bir sonuç almayı umuyoruz” sözleriyle başladı. Ancak Erdoğan “Kız evi, naz evidir” diye yanıt vererek Gezi Direnişi’nde amacın kendisini ve iktidarını devirmek olduğunu savundu. Habere göre Erdoğan şu ifadeleri kullandı: “CNN’ler, BBC’ler kışkırtmayı büyütmek için yayınlar yapıyor. Bütün dünya örgütleri aleyhimize çalışıyor. Örgütlü olarak hükümete karşı darbe yapılmak isteniyor görmüyor musunuz? Buna karşı siz de bir şeyler yapmalısınız. Biraz sonra arkadaşlar bir görüntü izletecekler. Siz de göreceksiniz neler olduğunu... Zaten bu filmi teşkilatımla yapacağım toplantıda da izleteceğim. Medyayı çağıracağım ve ‘barışçı Geziciler’ dediklerinizin polisime saldırıp nasıl taşladığını, her yeri nasıl yakıp yıktığını herkese izleteceğim.”

Habere göre, henüz göstericilerin Gezi Parkı’nda eylemlerini sürdürdüğü bir dönemde yapılan toplantıda Erdoğan, hükümet tarafından hazırlanan yaklaşık 20 dakikalık bir film gösterdi. Filmde göstericiler polislere saldırıp taş atıyor, şiddetli çatışmalara giriyorlardı. Ethem Sarısülük’ün eylemler sırasında kayda alınan görüntüleri de filmde vardı. Filmin özellikle Ethem Sarısülük’le ilgili yaratmak istediği algıyı ise dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler “Bakın masum eylemci diyorlardı, gördünüz mü?” sözleriyle ortaya döktü.

Filmin ardından Erdoğan, gazeteci Nebil Özgentürk’ün filmin ters tepeceği ve kutuplaştırmayı artıracağı konusunda uyarma çabasını ise “sen dur, sıranı bekle” sözleriyle kesti. Kızı Sümeyye Erdoğan’ın “Yani bu filmi göstermezsek ortalık yumuşar mı” diye devreye girmesi üzerine Özgentürk, “Ülke çok gergin ve ihtiyacımız olan şey sakinlik. Bu film bir parti propagandası olarak işe yarayabilir ama ihtiyaç duyulan sakinliği getirmez” dedi.

‘EVDE DE BÖYLE SİNİRLİ MİSİNİZ’
Gezi Parkı’nı ziyaret eden temsilciler, parkta aksine bir şenlik havası olduğunu ve eylemcilerin haklı talepleri savunduğunu anlattı. Bir hayli sinirlenen Erdoğan’a bir sanatçı “Sayın Başbakan, evde de böyle kolay sinirlenir misiniz?” diye sordu. Yine devreye giren Sümeyye Erdoğan, “Babam evde melek gibidir” dedi.

Habere göre Ergenç’in ardından Mahsun Kırmızıgül “Tayyip abi” gibi yakınlık ifade eden bir hitapla söze girerek, Erdoğan’ın özel hayatla ilgili yaklaşımlarını eleştirdi ve şöyle konuştu: “Yıllar önce AK Parti iktidara geldiğinde Yavuz (Bingöl) bana çok kötü bir atmosfer oluşacağını söylemişti. Ben de ‘Sabırlı olalım. Bekleyip görelim belki yanılıyorsundur Yavuzcuğum’ demiştim. Ama haklı çıktı. Bir zamanlar ‘Gidip türbanlarını evlerinde taksınlar’ diyenlerle uğraşıyorduk. Şimdi siz, ‘Gidip içkilerini evlerinde içsinler’ diyorsunuz.”

Gezi Parkı’na yapılmak istenen Topçu Kışlası projesini en iyi bilenlerden Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhcu da söz alarak, mahkeme sürecine de atıf yaptı ve hükümetin ısrarından vazgeçmesi gerektiğini de anlattı. Haberde bu konuşmaların ardından Başbakan’ın yine gerildiği belirtildi. Erdoğan, bunun üzerine “Mahkemeden projeye devam kararı çıksa bile konuyu halk onayına sunacağız. Plebisit yapacağız. Milletim ne derse o olacak” dedi. Ardından da daha önce basına yansıyan, DİSK Genel sekreteri Arzu Çerkezoğlu’nun “sosyolojik” yorumu ve Erdoğan’ın “sosyolojiyi sizden öğrenecek değilim” tepkisi yaşandı.

BAKAN: HEPİNİZİ HAYAL KIRIKILIĞISINIZ
En beklenmedik tepki ise, görüşmenin zeminini hazırlayan dönemin Kültür Bakanı Ömer Çelik’ten geldi. Erdoğan’ın ardından sanatçılara dönüp “Hepiniz hayal kırıklığısınız. Bir daha sizi Başbakan’la görüştürmeyeceğim” diyen Çelik, sözlerine şöyle devam etti: “Sanatçısınız, osunuz busunuz ama hiç biriniz bizim meşruiyetimizi, haklılığımızı desteklemediniz. Hepiniz Taksim destekçisiymişsiniz. Hakikaten hayal kırıklığıymışsınız.”

Toplantının ardından ipler koptu ve Erdoğan’ın talimatıyla Gezi Parkı’na polisler saldırdı, ardından da Meydan ablukaya alındı.

Tipik Orta doğu siyasetcisinin açıklaması gibi olmuş. Demokrasiyi içselleştirememenin ve sadece kendi çıkarları için kullananların geleceği noktayı net bir şekide gösteriyor.