PKKnın gözü kör, kulakları sağır mı?
Metin Münir
.
Son bir yılda meydana gelen birkaç gelişme Kürt konusunu çok değişik boyutlara taşıdı.
Bu gelişmeler HDPnin seçimlerde 80 milletvekili çıkarması, Kobani için Kürtlerin verdiği savaş ve PKKnin Kuzey Kürdistan ve Yezidileri korumak için silaha sarılmasıdır.
Dünya kamuoyundaki Kürt imajını dramatik bir şekilde değiştiren gelişmeler oldu bunlar.
Özellikle Kobani.
Tweetlerin, kısa videoların, iki cümlelik sound-biteların dünyasında Kobanili Kürtler savaşı son kurşun atılmadan haftalarca önce kazandılar.
Despotların, canilerin, kötü adamların dünyası Orta Doğuda Batının sevgilisi oldular.
Bir yanda elinde silah, başında puşi, genç ve güzel Kürt kızları.
Diğer yanda kelle kesen, ırza geçen, çember sakallı, siyah giysili adamlar.
Murat Karayılan, Cemil Bayık, Duran Kalkan, Mustafa Karasu IŞİDin kazanma şansı yoktu.
Türkiyenin de. Kobani ateş altındayken kılını kıpırdatmayan Erdoğanın da.
Beş sene önce Batının Müslüman sevgilisi olan Erdoğan artık bir aşağılanma ve alay figürüdür.
Bunda Kobaninin büyük rolü var.
Batının terör örgütü listesinde bulunan PKKnın yıldızını da IŞİD parlattı. Yezidileri kurtarmak ve Irak Kürdistanını savunmak için gösterdiği çaba PKKya da puan getirdi.
O kadar ki bazı Amerikan think tankları PKKnın terör listesinden çıkartılmasını öneriyor.
Kobaninin ardından, Kürtlerin ilk defa parti olarak Meclise seçilmesi geldi.
Bu Kürt hareketinin tarihinde elde ettiği en büyük başarıdır. Bu başarıda Selahattin Demirtaşın kişisel karizması, tevazu ve içtenliğinin büyük rolü var.
Ama bu zafere fazla sevinilemedi.
İlk seçim yenilgisini tadan Erdoğan, hiddetini ve nefretini HDPye ve liderlerine çevirdi. Çözüm sürecini sona erdirdi. Hava Kuvvetlerini Kandile yolladı.
Bu saldırıya hedef olan PKKnın önünde birçok seçenek vardı. Hiç tereddüt etmeden aralarında en aptalca olanını seçti. Terör estirmeye başladı.
Bir an buna inanmak istemedim.
Silahın modasının geçtiğini, şiddetle şiddetten başka bir yere varılamayacağını, terörün istenilen geleceği erteleyeceğini PKKnın dağ reisleri algılayamamışlardı. Ne gelişmeleri doğru teşhis edebilmişler, ne de dünya kamuoyunu doğru okuyabilmişlerdi.
Kalplere giden yolda ellerinde karanfil tutan yüz Kürt kadının, yüz gerilladan daha etkili olduğunu öğrenememişlerdi. Meclisteki seksen milletvekilinin, Kandil Dağından ağır olduğunu kavrayamamışlardı.
Belki bütün yaşlanan savaş patronları gibi çağ dışı kaldıklarını, inisiyatifi sivillere bırakma zamanının geldiğini kabullenemiyorlardı.
Dünyanın en kanlı bölgesi olan Orta Doğuda artık terör değil, teröre karşı olanlar kazanıyor. Barzaninin, Demirtaşın, Suriye Kürtlerinin başarısının arkasındaki gerçek budur.
Erdoğan ne yaparsa yapsın. PKK için en akıllı hareket savaşçılarını silahlarıyla beraber Türkiyeden çekmesi, IŞİDe karşı verilen mücadeleye yoğunlaşmasıdır.
Şiddete başvurmadan yapılacak bin bir çeşit protesto türü vardır. Ve bunların her biri genç insanları mezara yollamaktan iyidir.
PKK liderlerinin gözleri kör, kulakları sağır mı?
Tanrım! Neden kimse daha yumuşak, daha ince, daha akıllı olamıyor?
Şiddete başvurmadan yapılacak bin bir çeşit protesto türü vardır. Ve bunların her biri genç insanları mezara yollamaktan iyidir.
PKK liderlerinin gözleri kör, kulakları sağır mı?
Tanrım! Neden kimse daha yumuşak, daha ince, daha akıllı olamıyor?
demokratik siyaset yoluyla, meclisle, barış siyasetiyle, türkiyelileşmekle, başka bir yolu yok. pkk bunu anlamalı, 20 yaşlarındaki çocuklara pusu kurarak, terör saldırıları yaparak barış olmaz.
PKK siyasetinin kürt hareketini olumsuz etkilediğini düşünüyorum. Son anketler AKP'de küçük bir yükselme, HDP'de küçük bir düşüş yaşandığını gösteriyor. AKP bu ankete bakarak CHP ile koalisyon kurmayabilir MHP ile erken seçim şartıyla koalisyon kurabilir. AKP'nin tek amacı Erdoğan'a başkanlık yolunun açılması. Bu konuda ona MHP ne kadar yardımcı oluyorsa PKK de o kadar yardımcı oluyor. PKK şiddetinin başka bir sonucu da anlamı da olmayacak.