Rusya: Suriye'de askeri üs planımız yok ama...
Rusya, Lazkiye'de üs kurmak gibi bir planlarının henüz bulunmadığını ancak her şey olabileceğini açıkladı.
Rusya Genelkurmay Başkanlığı, Suriyede askeri üs kurulmasıyla ilgili henüz bir planlarının olmadığını, ancak gelecekte her şeyin olabileceğini söyledi.
Rusya Genelkurmay Başkan Birinci Yardımcısı General Nikolay Bogdanovski, konuyla ilgili basının sorularını yanıtladı. Bogdanovski, Bugün böyle bir planımız yok. Ama her şey olabilir. dedi.
CİHAN'ın aktardığına göre, Rus Vedomosti gazetesine konuşan Rusya Savunma Bakanlığına yakın bir kaynak da Suriyede Lazkiye askeri havaalanı ve Tartus deniz üssünün kötü durumda olduğu gerekçesiyle tamirat çalışmalarının yapıldığını söyledi.
Batı basınında konuyla ilgili çıkan iddiaları yalanlayan yetkili, Askeri havaalanında ve iniş pistinde yeni ekipmanın kurulması Batı tarafından yanlış anlaşılıyor. Batının iddiasına göre bu, Rus askeri birliklerinin görev dağılımının başladığı anlamına geliyor. Ama şu anda böyle bir şey gündemde yok. dedi.
Havaalanı pisti ve deniz üssüde durumunun kötü olduğu gerekçesiyle bazı askeri görevlerini tam gerektiği şekilde yapamadıklarına işaret eden Rus kaynak, Bunlar Suriye ordusu için alınan askeri teknoloji ve malzemeler ve insani yardımların sevkiyatının yapılması gibi çalışmalar. Sevkiyat yapılması ve yüklerin indirilmesine Rus askerleri dahil silahlı korumalar eşlik ediyor. Fakat bu askerler Suriyede savaş operasyonlarına katılmıyor. şeklinde konuştu.
Batı basını Rusyanın, Lazkiye yakınlarında bulunan havaalanına yeni iniş pisti inşa ettiğini ve Tartus Rus üssüne yakın Hamidiye Havaalanının genişlettiğini iddia etmişti.
ileri
Emperyalizmin Suriye saldırısı karşısında Rusya Esad'a bayağı destek verdi. Esad hala Suriye'de başkansa bunu önce Suriye halkına sonra Rusya, Çin ve İran'a borçlu. Haberde bir üs kurulabileceği söyleniyor. Gerçekleşirse Esad'ı Suriye'den koparmak hiç kolay olmaz. AKP'nin Suriye politikasının iflası bu gelişmeyle tamamen ortaya çıkmış oldu.
Sn kAÇAK
Orta doğu halkları demokratik yöntemlerle yönetilemiyor öyle bir kültür yok 1979 da İranda devrim oldu şah yerine dinci Humeyni İran halkı humeyniyi yollara kırmızı halı sererek karşıladı.Olması gereken demokratik bir düzen değilmiydi.
Monarşının yerini cumhuriyet alması gerekmiyormuydu.
Ama doğu halkı kültürü buna izin vermiyor din hala en önemli unsur.
Esad gitse idi yerine yeni bir esat gelecekti. İşte libyada Kaddafi gitti ne geldi yeni aşiretler işte ırakta Saddam gitti ne geldi yeni din yönetimi olmuyor o halklar daha uzun bir dönem böyle yönetilecek.
Onun için eskisi kalmalı esad da keşke Saddam gaddafi de kalmalıydı. En azından bir düzen vardı şimdi düzensizlik.
İşte suriyede esadın gitmesini isteyen güçler büyük katliam ve büyük bir göçe neden oldu sadece Suriyelilerin rahatı kaçmadı Türkiye dahil bütün avrupanın rahatı kaçtı.
Bir söz vardır daha güzel bir şey koyamayacaksan dokunma eskisi kalsın denir.
Dünya kapitalizm,i zor durumda kriz bitmiyor yerine daha güzel bir dünya konamıyor elledikleri yeri cehenneme çeviriyorlar.
Buna Rusya Çin de dahil.
Bu söylediklerinizin doğru yönleri var. En azından bahsettiğiniz ülkelerdeki değişim böyle hızlı ve sadece dışarıdan kaynaklanmasaydı. Ama en azından o ülkeleri yönetenleride doğru tanımlamak gerkli ve bizim bazı "sosyalistlerimiz" gibi o dikdatör ve insanlık düşmanlarını "anti emperyalist, halkının savunucusu" gibi göstermememiz gerekli.
Mesela o ülkelere Rusya veya Çin karışsaydı ve gene bugünlere böyle gelseydik ne derlerdi acaba bizim çok keskin "sosyalistlerimiz"?
--------------------------------------------------------
Ben anti emperyalist mücadeleyi zamanımızın en saçma mücadelesi olarak görüyorum
Bu anti emperyalizm 1915-1990 arasında geçerli idi şimdi artık geçerliliğini kaybetti.
Dünyada sermaye artık ulusal değil sermaye ulusal karakterini kaybettiğinde her türlü ulusal mücadelede etkinliğini kaybeder.
Anti emperyalist mücadele vermiş bir çok ulus sermaye gelsin diye teşvikler veriyor. Anti emperyalizm diye toplumu oyalıyorlar aslında çaresizler onun için yapıyorlar.
Bu gün bir çok gerici örgütler anti emperyalist solcularda anti emperyalist görünerek gericilerle aynı katagoriye düşüyor.
Bu gün devrim bile en gelişmiş ülkelerden bekleniyor zayıf halkalar oralarda. Günümüz demokrasi savaşının büyütülme günüdür her türlü gericiliğe karşı çıkılacaktır yoksa emperyalistler arasında iyi kötü aramak değildir.
Dünyada çin rusya insan hakları ihlallerinde ilk sıralarda insan yoksa ülke ne işe yarayacaktır.
Emperyalist ülke saldırganlığını da dünyaya daha fazla demokrasi ve liberalizm getirmeyi amaçlamak olarak yorumlayabiliriz o halde. Şu devrimi gelişmiş ülkelerde bekleyenler kim onu da anlatır mısın?