Bu cansız emek mevzusu, bir yandan Marx'ın artı değer görüşünün altını oyarken diğer yandan da kapitalizmin sınırlarına işaret ediyor. Enteresan bir konu.
Evet bencede enteresan konu.
Sorun marx'ın orasını burasını gıdıklamak değil anlayabilmek. Yani nasıl? Marx sorgulamayan ama sevmez , Onu için kutsallar yokut der. Bunun çözümsüz olduğuna inanmıyorum. Elbette bir şekilde çözümü vardır diye düşünüyorum mesela ben şimdi 3 cilt engelsin o önsözünü hele bir okuyayım dedim kendime belki birşeyler bulurum konu beni içine çeker bir şeyler karalarım.
Robot teknolojisinin Marksizm tarafından öngörülmediği mi sanılıyor; robot teknolojisi üretici güçlerin gelişimi sonucu gelinen noktadır ve komünizmin olabilirliğini kanıtlamaktadır. Bu gelişme Marks'ı yanlışlamaz, doğrular. Sanayilelme arttıkça komünizmin ekonomik maddi temelleri ortaya çıkıyor, hem de kapitalist çelişkiler kapitalizmin gelişemeyeceği sınırlara yaklaştırıyor. Burada Marks'a aykırıi Marks'ın değer kuramının ''altının oyulduğu'' anlamı neden çıksın?
İşin gerçeği ben böyle iktisat tarihi içinde klasik sorunlarla ilgilenmek yerine, günmüzün siyasal elbette yine iktisat temeline dayanan sorunlarıyla ilgilenmek tarafındayım.
Şimdi ülkede çok entersan gelişmeler oluyor ve sınıflar arası bir alaboralık ve bu alaboralık içinde sınıflardan koparılarak toplumsal siyasal süreç anlatılmaya çalışılmaktadır. Siyasal sorunların günümüzde daha öne çıkmış ama ekonomik gelişmelerle paralel tanımlanması,kendine taban bulması gereken durumlar olduğunu düşünüyorum.
Örneğin neden kimlik sorunları yada aidiyat arama sorunları son 30 yılda gündemi işgal etmektedir ? Bunu tek Kürt sorunun kendini silahla ortya koyması ile açıklayamayız. Sonuçta bu siyasal bir sorundur. Aynı biçimde Alevi sorunu bir dönem çokça gündeme gelmesiyle Kürt sorunu içinde kaybolup gitmiştir . ? Ya da onun yanında eskiden nitelikliyse nicel durma gelmiştir?
Emek alanı neden sesiz baskın konuda yaşamaktadır. Neden dünün iktidarda hayli ağırlıklı olan olan küçük burjuva bürokrat kesiminın öncüleri ceza evine dolduruldu ve bugün neden dışarıya salındı .Bütün burjuva siyasal sorunlar bitmiş gibi Kemalizmle yatıldı kalkıldı.Din yada mistik hava neden Türkieynin üzerini kapladı ve sınıflar bunun üzerine abandı. Kürtler,aleviler ,laz çerkez araplar tarikat mezhepler kendi alanlarına abandılar. vsvs .
Evet bunun için işte sscb nin yıkılıması ,12 eylül ,yeni dünya düzeni yaklaşımı gibi gelişmeler neticesi diyoruz ve bunlar üzerinde yaşamımızada somut olanlarla birleştirilmesi ,bağlantı kurulması , daha önemser olduğunu düşünüyorum
Bu tartışmalar marksizm üzerine olan tartışmalar sanki bana ''Cambaza bak '' oyalamaları içinde yaşamın dışında kalmak gibi geliyor .Elbette bu konuların tartışılmasın demiyorum ama bıraz yaşadığımız dönemde fazlaca önem atfetmemek gerektiğini düşünüyorum.
Bu çambaza bak konuları mesela İrlanda konusu,UKKTH konusu ,Marxın rusyada yaşama ilişkin direk sosyalizme geçilebilir dediği ,yada hindistanda marx ingiliz kapitalizmini göbek atarak karşıladığı yada kronştat'a lenin nasıl anarşitleri öldür be kardeşim ,satalin biçti biçti komünist brakmadı be kaderdeşim gibi yaklaşımlar . Halbu ki bu konularda marksistler net söyleyecek düşünceleri varken oyalanıp gidildi.
Yani güncele dönmemiz gerek diye düşünüyorum.
Bu arada Hakkı arkadaşın yollama yaptığı kapital üçüncü cilt Engelsin önsözünü okudum . Anladığım şu Engels orada değer teorisini eleştimeye kalkanlanlarla kafa buluyor .Buyrun beyler ''üçüncü cildi okuyun'' diyor. Hele birtanesini rezil ediyor italyan loria 'ydı sanırım.''Kurnazlık yapmanın alemi yok' diyor. Schmidt içinde iyi başlıyor ama sonunu getiremiyor diyor .
Okuduğum önsözde iki yerde söylenenleri önemsedim ki yapısal olarak tarihsel metaryalizmi (marksizmi) kavrama açısından bunlar
''Marxs'ın yapıtlarında .insanın değişmeyen ,hazırlop ,herzaman geçerli tanımlar bulabileceği gibi yanlış varsayımlara dayanmaktadır '' demesini önemsedim
Yine : Siyasal koşulların ve olayların her yerde daima buna tekabül eden iktisadi koşullarla açıklandığı konusunda buluşu Marx tarafından 1845 te ''bulunuşudur.