Sevgili arkadaşlar bir noktayı netleştireyim ben devrimci mücadeleden yada iktidarı reddetmekten bahsetmedim. Sadece bu süreci nasıl tamamlayacağızın cevabını sordum. Hepinizin bildiği üzere sovyetlerde bile devrim gerçekleştiğinde Lenin'nin meşhur tespitini unutmayalım ''biz devrimi ileri kapitalist ülkelerde bekliyorduk ama rusyada işçi sınıfı iktidarı aldı ne yapalım biz istemiyoruz mu diyelim'' biz gerçekleştirebildiğimiz bir devrimci iktidar değişikliğini reddetmeyeceğiz.
Ama bu süreçten sonra ki adımlar bizim tarihten dersler çıkarmamızı gerektiriyor. Kararnamelerle yada yasalarla sosyalist iktidarlar kurulmuyor. Tek ülkede yalnız başına kalan bir devrimci iktidar değişikliği kaçınılmaz geri dönüşe giriyor. Bu sebeple yine leninden öğrendiğimiz gibi biz ülkede devrimci iktidar değişikliğini yaparken en azından dünyada olmasa bile coğrafyamızda ardışık devrimlerin gelmesi lazım.... Buda bize mücadelenin ölçeğinin sadece bize bağımlı bir şey olmadığını yansıtır.
Bedrettin arkadaş biz seninle bu konuda uzlamaşaya biliriz ama sizin ''Ulusal sınırlar içindeki devrimci sosyalist mücadeleyi iğdiş etmek için mücadelenin enternasyonal düzeyde olmasını iddia edenler ulusal sınırlar içindeki derimci mücadeleden vazgeçenlerdir. Bunun hiç bir mantıklı dayanağı yok'' tespitiniz ayakları havadadır.
Çünkü enternasyonel mücadeleden bahsedenler gidip başka topraklardamı mücadele ediyor sanılıyor acaba.
Bu insanlar bu topraklarda bu işçi sınıfının içinde bu devlet aygıtına karşı savaşmaktadırlar. Bu sebeple enternasyonel mücadele talebi olanlrı bu şekilde itham etmek doğru değil kanımca.
2. olarak ardışık devrimler gerçekleşseydi ve süreç bir dünya devrimine doğru en azından ileri kapitalist ülkelerde devrimler gerçekleşseydi ne sovyetlerde ne de başka yerlerde tasfir ettiğin gibi sosyalizm dışı yetersiz insanlar gibi bir sıkıntı yaşanması çok güçtü.
3. olarak nep dönemi sovyetlerde bir model değil bir acil ihtiyaç tedbiriydi. Çünkü başka çare kalmamıştı tercih değil mecburiyetti. Yanılıyor olabilirim ama lenin bile devlet kapitalizmi diye bahsediyordu.
Sevgili dostum; ulusal düzeyde verilecek mücadeleye hayır demiyorum ama enternasyonalizm sürekli devrimdir demedim. Ayrıca aynı zamandan belli coğrafyalarda ardışık devrim mümkün. Hele ki kapitalist ekonominin bukadar küreselleştiği ve kapitalist ekonominin bukadar içiçe geçmişliğinde hepsi mümkün.
Düşünelim ki avrupada başlayan bir kriz sadece tek ülkeyi mi etkiliyor. Ve tüm avrupada örgütlenmiş sınıf örgütleri sınafa öncülük ettiğinde neden mümkün olmasın.
Hatırlayacağınız üzere bundan 10 sene önce çin ekonomik piyasalarda belirleyici olduğunda avrupanın tüm ekonomileri bir sallantı yaşadı. Sanırım özetleyebildim. Enternasyonalizm burada devreye girer ki avrupada bir ülkede sınıf örgütü ayaklanmaya kalkışırken başka bir ülkede reformist taleplerle uzlaşmaya başladığında enternasyonel bir mücadelenin farkı ortaya çıkıyor kanımca.
Sayın bedrettin sovyet devrimiyle asya da eş zamanlı gerçekleşen devrimler hangisi?
Ayrıca neden lenin ısrarla 1917 sonrası bir çok çalışmasında diğer ülkelerde ki( özellikle almanyadaki) devrimlerin gerçekleşmesi unut edip bu sebeple çaba harcamıştır.