HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen: Başkanlık sistemi dahil her şeyi tartışabiliriz
HDP sözcüsü Ayhan Bilgen, "Anayasa metnini tabulaştırmak, 'başkanlığı tartışmayız, şunu asla tartışmayız' gibi yaklaşımlar demokratik bir anayasa süreciyle bağdaşmaz. Her şey tartışılabilir" dedi.
1 Kasım seçiminden sonra anayasa değişikliği ve başkanlık konusundaki tartışmalara HDP de dahil oldu. HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, "Başkanlık sistemi dahil tüm modelleri tartışabileceklerini" söyledi.
Cumhuriyetten Mahmut Lıcalı'nın haberine göre Ayhan Bilgen, 1 Kasımın ardından yeni anayasa yapımının gündeme gelmesiyle demokratik, özgürlükçü ve çoğulcu bir anayasaya ihtiyaç olduğunu belirtti. Tek adam sisteminin özgürlüğü kısıtlayacağını ve toplumun ihtiyacının bu olmadığını söyleyen Bilgen, Orta Asya ve Afrikadaki başkanlık modellerinin yerli ve milli başkanlık modeli diye sunulmasının Türkiye toplumundaki taleple bir bağlantısının bulunmadığını ifade etti. Bilgen, Yargı bağımsızlığı, sivil toplumun karar süreçlerine katılımı, kanunların iyileştirilmesi ve terörle mücadelenin yeniden ele alınması gibi talepler var dedi.
Ayhan Bilgen, yeni anayasa konusunda Türkiyenin güçlü bir denge ve denetleme sistemine ihtiyacı olduğunu kaydetti. Bilgen, bugünkü mevcut anayasanın darbe anayasası olduğunu belirterek, Bugünkü anayasayla kıyaslanmayacak şekilde demokratik, özgürlükçü ve çoğulcu bir anayasaya ihtiyaç var diye konuştu.
PARLAMENTER SİSTEMİ ÖNERİYORUZ AMA..."
Herhangi bir konuyu tartışmayı reddetmenin doğru olmadığını belirten Bilgen, Biz parlamenter sistemi öneriyoruz. Parlamenter sistemin demokratikleşmeyi ilerleteceğine inanıyoruz. Ancak anayasa metnini tabulaştırmak, 'başkanlığı tartışmayız, şunu asla tartışmayız' gibi yaklaşımlar demokratik bir anayasa süreciyle bağdaşmaz. Her şey tartışılabilir. Bilimin ve aklın, dünyadaki değişimin gereği; hiçbir şey kutsallaştırılmadan tartışmaya açılabilir dedi.
"SENİ BAŞKAN YAPTIRMAYACAĞIZ"DAN "TARTIŞABİLİRİZ"E...
7 Haziran öncesinde HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaşın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a yönelik Seni başkan yaptırmayacağız çıkışı gündem olmuştu. HDP seçim kampanyasını da bu slogan üzerine kurmuştu.
SOL
Ayhan Bilgen'e Demirtaş'ın bir cevabı olur mu? 7 Haziran seçimlerini ''seni başkan yaptırmayacağız'' diyerek kazanmışlardı; şimdi ne oldu, bize az buçuk özerklik verin, sen başkan ol demeye mi başladılar?
Kandil 7 Haziran seçimlerinden sonra AKP'ye sert durduğu için Demirtaş'a fırça atmıştı. Bu sefer kapıları kapatmayacaklardır. HDP'nin sözcüsünün dediği gibi ''başkanlık dahil her konuyu konuşabilirler''. İki taraf anlaşırsa ikinci cumhuriyet başkanlık modeli altında özerk bir yapıya döner. Diktatörlük altında kürtler demokrasiyle buluşurlar böylece, istedikleri buydu.
İlk önce Ertuğrul Özkök döndü, sonra Hürriyet gazetesi kıvırmaya başladı, sıraya HDP girdi. Aradan 5 ay geçti, ''başkanlığı tartışabiliriz'' noktasına geldiler. HDP bunu savunacaksa Demirtaş orada bir dakika durmamalı ve seçmenlerinden özür dilemelidir. Açıkçası HDP içindeki ve dışındaki kuyrukçuların da ne yapacağını merak ediyorum?
HDP sözcüsü Bilgen'den başkanlık açıklaması
HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen'in Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan "başkanlık sistemi dahil her şeyi tartışabiliriz" sözleri tartışma yarattı. Bilgen Twitter hesabından sözlerinin çarpıtıldığını söyleyerek başkanlık sistemine karşı olduklarını açıkladı.
HDP sözcüsü Ayhan Bilgen, bugün Cumhuriyet'te çıkan "başkanlık sistemi dahil her şeyi tartışabiliriz" şeklindeki ifadelerin çarpıtıldığını ileri sürdü. Bilgen, Twitter hesabından açıklama yaparak, HDP'nin tutumunu değiştirmediğini ve başkanlık sistemine karşı olduğunu yazdı.
CUMHURİYET: HDP BAŞKANLIK SİSTEMİNİN TARTIŞILABİLECEĞİ SİNYALİNİ VERDİ
Cumhuriyet'ten Mahmut Lıcalı'nın haberine habere göre 7 Haziran öncesi Seni başkan yaptırmayacağız söylemiyle seçimlerde başarı yakalayan HDP, 1 Kasımın ardından başkanlık sisteminin tartışılabileceği sinyalini verdi. HDP Sözcüsü Bilgen, yeni anayasa konusunda Türkiyenin güçlü bir denge ve denetleme sistemine ihtiyacı olduğunu kaydetti. Bilgen, bugünkü mevcut anayasanın darbe anayasası olduğunu belirterek, Bugünkü anayasayla kıyaslanmayacak şekilde demokratik, özgürlükçü ve çoğulcu bir anayasaya ihtiyaç var diye konuştu.
"TÜM MODELLER TARTIŞILABİLİR"
2011 yılındaki genel seçimlerin ardından TBMMde tüm partilerin katılımıyla yürütülen yeni anayasa çalışmasında iktidar ile muhalefetin özellikle başkanlık sistemi konusunda fikir ayrılığı yaşadığının anımsatılarak yeni dönemde HDPnin bu konuda nasıl bir politika izleyeceği sorusu üzerine Bilgen, Başkanlık sistemi dahil tüm modeller tartışılabilir. Ancak tek adamlık gibi özgürlüğü kısıtlayıcı bir yapı olmaz. Toplumun ihtiyacı bu değil görüşünü dile getirdi. HDP Sözcüsü Bilgen, Orta Asya ve Afrikadaki başkanlık modellerinin yerli ve milli başkanlık modeli diye sunulmasının Türkiye toplumundaki taleple bir bağlantısının bulunmadığını belirterek, Yargı bağımsızlığı, sivil toplumun karar süreçlerine katılımı, kanunların iyileştirilmesi ve terörle mücadelenin yeniden ele alınması gibi talepler var dedi.
"PARLAMENTER SİSTEMİ ÖNERİYORUZ"
Herhangi bir konuyu tartışmayı reddetmenin doğru olmadığını belirten Bilgen, Biz parlamenter sistemi öneriyoruz. Parlamenter sistemin demokratikleşmeyi ilerleteceğine inanıyoruz. Ancak anayasa metnini tabulaştırmak; başkanlığı tartışmayız, şunu asla tartışmayız gibi yaklaşımlar demokratik bir anayasa süreciyle bağdaşmaz. Her şey tartışılabilir. Bilimin ve aklın, dünyadaki değişimin gereği; hiçbir şey kutsallaştırılmadan tartışmaya açılabilir diye konuştu.
Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olduğu bir ülkede başkanlık dahil her konu tartışılabilir diyecek, sonra da yanlış anlaşıldım demeye çalışacak, biz de yutacağız.
Çevire çevire başları dönmedi bunların, şimdi de Amerikan tipi başkanlık olabilir diyorlar. Erdoğan havucu göstersin, Erdoğan tipi başkanlık sistemine de onay verirler. AKP'nin başkanlık sisteminin Erdoğan'ı tek yetkili başkan yapmak olduğunu sanki anlamıyorlar.
Model tartışmalarına hızlı başlangıç: 'Seni başkan yaptırabiliriz'
1 Kasım seçimlerinden önce "seni yine başkan yaptırmayacağız" diyen HDP, seçimden sonra hızlı bir dönüş gerçekleştirdi. AKP'nin referandum için ihtiyaç duyacağı 13 vekile ilişkin tartışmalar bile henüz başlamadan HDP'den gelen açıklamalar dikkat çekici.
Ali Ufuk Arikan
7 Haziran seçimlerinden önce Demirtaş'ın "Seni başkan yaptırmayacağız" açıklaması çok konuşulmuş, bu sözler HDP'nin seçim sloganı haline gelmişti. 1 Kasım seçimlerinden önce sloganı revize ederek "seni yine başkan yaptırmayacağız" diyen HDP, seçimden sadece 3 gün sonra başkanlık sistemine destek açıklamaları yapmaya başladı. AKP'nin destek arayışına bile başlamadığı, referandum için ihtiyaç duyacağı "13 vekile" ilişkin tartışmaların bile yoğunlaşmadığı bir tabloda art arda gelen açıklamalar oldukça dikkat çekici.
HDP tarafından önerilen modelin Erdoğan'ın daha önce defalarca dile getirdiği ve istediği Meksika tipi başkanlık modeli olması ise dikkat çekici bir diğer nokta.
'SENİ BAŞKAN YAPTIRACAĞIZ AMA...'
AKP'nin 1 Kasım'da yüzde 49'la tek başına iktidara gelmesi ve 317 vekil çıkarması başkanlık sistemi tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Başkanlık sistemini referanduma taşımak için sadece 13 vekile ihtiyaç duyan AKP, yeni anayasa için önce CHP'nin kapısını çalacağını açıkladı ancak henüz başkanlık sistemine ilişkin net bir açıklamada bulunmadı.
Buna karşın dün bir basın açıklaması yapan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Erdoğan'ın bu konudaki görüşünü de aktararak başkanlık sistemi için referandumun sinyalini verdi.
AKP ve Erdoğan cephesinde süreç bu şekilde ilerlerken başkanlık sistemine ilişkin en net çıkış HDP'den geldi. Seçim öncesindeki söylemini neredeyse tamamen terk eden HDP, bizzat Parti Sözcüsü aracılığıyla ilk sinyali verdi. HDP'nin Parti Sözcülüğü görevini yapan Mazlumder eski Genel Başkanı Ayhan Bilgen, Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada "Anayasa metnini tabulaştırmak, 'başkanlığı tartışmayız, şunu asla tartışmayız' gibi yaklaşımlar demokratik bir anayasa süreciyle bağdaşmaz. Her şey tartışılabilir" ifadelerini kullandı.
Bu açıklama sonrası gelen tepkilerin ardından bir açıklama daha yapan Bilgen, bu kez sözlerinde "kısmi" bir düzeltme yapmak zorunda kalırken "Yerel yönetimlerin güçlü olduğu güçler ayrılığına dayalı parlamenter sistemi savunuyoruz. Başkanlığa karşıyız. Her şeyi tartışmaya varız. Başkanlığa karşı durmakta ısrarlıyız" dedi.
Ancak HDP cephesindeki başkanlık açıklamaları bununla da sınırlı kalmadı.
DOĞAN VE FIRAT ÇIKIŞI
Bilgen'in hemen ardından BBC Türkçe'ye konuşan AKP kurucularından HDP Mersin Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat, "ABD tipi başkanlığa karşı değiliz" açıklamasında bulundu. Fırat, ''Saddam usulü bir başkanlık usulünü kabullenemeyiz. Çünkü orada demokrasi yok. Amerika, Meksika tipi bir öneri gelirse de referanduma da gitmeden Genel Kurul'da kabul ederiz. Bir çekincemiz yok" dedi.
HDP İstanbul Milletvekili Celal Doğan ise, "Başkanlık sistemi, demokrasinin içerisinde bir sistem. Buna itirazım yok ama nasıl bir başkanlık isteniyor bunun tartışılması gerekir" ifadelerini kullandı.
ERDOĞAN'IN İSTEDİĞİ BAŞKANLIK MODELİ
Doğan ve Fırat'ın açıklamasının en dikkat çekici unsurlarından birisi önerdikleri modelin Erdoğan'ın kafasındaki model olması. Cumhurbaşkanı Erdoğan daha önce defalarca Meksika ve ABD tipi modelleri önermiş ancak öne çıkardığı model Meksika modeli olmuştu. HDP'li vekillerin önerisini yerinde bulan AKP'nin yayın organı Star, "Meksika'da ABD'den çok daha geniş yetkilere sahip bir başkanlık sistemi var. Erdoğan'ın da örnek verdiği bu sistemde Başkanı tek turlu seçimle halk seçiyor. En fazla oy alan kişi Başkan oluyor" ifadelerini kullandı.
Erdoğan ise 25 Şubat 2015 muhtarlar buluşmasında Bizim genlerimizde aslında başkanlık sistemi vardır demiş, Meksikada yasama organı başkanının, devlet başkanı olduğunu vurgulayarak şunları söylemişti:
Çalışmalar nasıl diyorum, Biz gayet halimizden memnunuz, iyi gidiyor... ABDye bakıyorsun... Dünyada en ileri demokrasi nerede? Sorulduğunda ABD, ekonomi de hakeza ABD deniyor. Enteresandır onlar da parlamenter demokrasiyle bir yere kadar geldiler orada patinaj başladı. Başkanlık sistemine geçtiler, bir anda yükseldiler. Başkanlık sisteminde parlamento iki kamaralı sistem olur, tek olur. Biz tek olmasının isabetli olacağını düşünüyoruz. Yani hem senato hem millet meclisi olmasına gerek yok. Aynen bugünkü gibi olur ve başkana verdiği yetki neyse sen ancak o yetkiyi kullanabilirsin. Ondan daha ileri gidemezsin ve denetim noktasında güçlüdür. İyi hesaba çeker.
TABLO TAMAMLANIYOR: ÖCALAN SULTANLIĞA KARŞI, BAŞKANLIĞA DEĞİL
HDP içerisinden gelen bu açıklamalara son halka ise bugün eklendi. Radikal'den Ezgi Başaran'ın köşesinde yer verdiği bir HDP milletvekilinin başkanlık sistemine ilişkin görüşü şöyle:
Kandilin karar vermesi gereken bir husus var. Türkiye içinde mi kalacaksın, Türkiye dışında mı? Ben ikinci seçeneği işaretleyip ona göre hareket ettiklerini düşünüyorum. Bu durumun Öcalanın hoşuna gittiğini de sanmıyorum. Öcalan Erdoğanla çatışmak istemedi hiçbir zaman. Onun karşı olacağı nokta da başkanlık değil, sultanlıktı. Yoksa başkanlığı tartışmakta ne var
Ben bunları hep söyledim ama dinletemedim çünkü bazı parti yöneticilerimizin aklına Türkiyenin solcuları girdi.
Seçimlerin ardından ortaya çıkan tabloya ilişkin bir köşe yazısı kaleme alan Nuray Mert, PKK'nin çatışma sürecini eleştirirken "Türkiye 7 Haziran şansını yitirdi, HDP büyük oy kaybına uğradı, olanlar onun kararı değilse bile, üzerine büyük gölge düştü. Dahası, korkarım Kürt barış süreci bir kez daha Başkanlık pazarlığına mahkûm hale geldi" ifadelerini kullandı.
DEMİRTAŞ'TAN AÇIKLAMA
Konuya ilişkin HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş tarafından yapılan açıklamada "Türkiye nin yeni Anayasa'ya ihtiyacı var. Tartışmanın Başkanlık sistemi üzerinden yapılması yanlıştır. Güçlendirilmiş demokratik parlamenter sistemle, güçlendirilmiş yerinden yönetim istiyoruz. Başkanlık tartışması konusunda tutumumuzu değiştirecek hiçbir şey görmüyorum ifadeleri kullanıldı.
Önümüzdeki sürecin en önemli gündem maddesi olması beklenen 2. Cumhuriyet'in anayasasına HDP'den "Yerel yönetimlerin güçlü olduğu, güçler ayrılığına dayalı parlamenter sistemi savunuyoruz" açıklaması temelinde destek gelmesi sürpriz olmayacak.
Bu tartışmalarda pazarlık unsurunun başkanlık sistemi olması da...
sol
HDP'den çatlak sesler mi çıkıyor, yoksa gönüllerinden geçeni mi söylüyorlar, karar veremedim. Bir parti üç günde bu kadar değişir mi? Öcalan'ı araya sokuşturup, ''başkanlığa değil, sultanlığa karşı'' demeleri de işin cabası. Öcalan diyorsa vardır bunda bir keramet!
AKP başkanlık için nabız yoklaması yapıyor. HDP'yi sona bırakacaktır. CHP yanaşmayacaktır, MHP'yi kurcalayacak, olmazsa ''hadi bana gel'' diyen HDP ile bu işi pişirirler. Bu senaryo 7 Haziran senaryosuydu. Seçim sonrası oluşan koşullar bu senaryonun oynanmasına izin vermedi. 1 Kasım sonuçları ise bu senaryoya uygun. İki partinin bu konuda masaya oturacaklarını düşünüyorum. Anlaşıp anlaşmayacakları o zaman belli olur.