Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

HDP'li vekil: Solcular yöneticilerimizin aklına girdi

Seçimin ardından HDP içinde oy kaybının nedeni ve bundan sonra nasıl bir politika izleneceği konusunda tartışmalar başladı. Ezgi Başaran, HDP içindeki üç farklı görüşü aktardı.

Resim Ekleme  

(İleri Haber) Radikal'den Ezgi Başaran, bugünkü yazısında oy kaybına ilişkin HDP içindeki farklı odakların görüşlerini aktardı. Bir HDP'li vekilin "Öcalan Erdoğan ile çatışmak istemedi, başkanlığa da karşı çıkmazdı ancak solcular parti yöneticilerimizin aklına girdi" eleştirisi dikkat çekti. Dolaylı olarak "Senin başkan yaptırmayacağız" çıkışını eleştiren ismi açıklanmayan vekil, PKK'nin HDP'nin büyümesinden rahatsız olduğu için çatışmalı ortamı bilerek sürdürdüğünü öne sürdü. İkisi vekil, biri belediye başkanı olan üç HDP'li de, çatışmalı ortamın oy kaybına neden olduğunu belirtti.

HDP'li vekiller ve belediye başkanlarıyla görüştüğünü belirten Başaran,   "HDP içinde birbiriyle aynı, diğerleriyle farklı düşünen üç odak olduğunu söyleyebilirim. Bu üç odağı temsil eden üç görüşü sizlere sunuyorum" notuyla şu görüşleri aktardı:

BİRİNCİ ODAK

HDP’li bir milletvekili: “Bu seçim sonucunun mimarı PKK ve MHP’dir. MHP’nin durumuyla ilgili konuşmaya lüzum yok, kendi bilecekleri iş. PKK niye çatışmalı ortamı sürdürdü ona bakmak lazım. Ben bunun yanlış hesaptan kaynaklandığını düşünmüyorum. Taamüden yaptı. Nedeniyle ilgili birkaç komplo teorisi var. En uçuk olanı diyor ki ‘PKK’yi Ergenekon, MİT ve derin devletten oluşan bir yapı buna itti.’ İkincisi diyor ki ‘PKK, İran, Rusya ve Esad’dan oluşan bir yapıyla ittifak yaptı, Cizre’yi veya başka şehirleri Kobanileştirmek istedi.’ Üçüncüsü ve bana en mantıklı geleni ise şöyle: ‘Kandil, HDP’nin büyümesinden rahatsız oldu.’ Bunda ego olayının da elbette payı var. Birçok kez PKK’li yöneticilerin örneğin bir şehrin belediye başkanıyla ilgili ‘Bu ne yaptığını sanıyor, bizim partinin ‘Tayyibi’ mi olacak’ dediklerine şahit olmuşumdur. Kandil’in karar vermesi gereken bir husus var. Türkiye içinde mi kalacaksın, Türkiye dışında mı? Ben ikinci seçeneği işaretleyip ona göre hareket ettiklerini düşünüyorum. Bu durumun Öcalan’ın hoşuna gittiğini de sanmıyorum. Öcalan Erdoğan’la çatışmak istemedi hiçbir zaman. Onun karşı olacağı nokta da başkanlık değil, sultanlıktı. Yoksa başkanlığı tartışmakta ne var… Ben bunları hep söyledim ama dinletemedim çünkü bazı parti yöneticilerimizin aklına Türkiye’nin solcuları girdi.”

İKİNCİ ODAK


HDP’li bir başka milletvekili: “Oy kaybımızın bana kalırsa birinci sebebi çatışmalı süreçtir. Peki PKK bunu niye yapmıştır? HDP’yi aşağıya çekmek için diyenlerin ne tarih ne de mantık bilgisi vardır. Böyle bir hodbinlik olabilir mi?PKK’nin HDP’yi aşağıya çekme gayesi eşyanın tabiatına aykırıdır. HDP ve PKK’yi birbirini sulayan iki tarla olarak görmek lazım. Fakat burada iki ayrı yapı olduğunun da bilincinde olunmalı. Askeri bir yapılanma ile sivil bir yapılanmayı mihenge vuramazsınız. 7 Haziran’dan sonra PKK bir savaş hamlesiyle karşı karşıya kaldı. Dağdaki adam için iki konu vardır; varolmak ve yokolmak. O anda sadece bu ikisini düşünür. Ben yok oluyorsam HDP yüzde 20 oy alsa ne olur der. Hani bir deyiş vardır: Balığa sormuşlar, ‘Ben öldükten sonra derin gölleri ne yapayım’ demiş. Bize deniyor ki, daha sert tepki verseydiniz örgüt çatışmayı durdursaydı. Hiç tarih bilmiyorlar. İrlanda’da önce bir siyasi parti vardı, o siyasi partinin içinden IRA diye bir silahlı örgüt çıktı. O yüzden de parti IRA’ya ne derse o olurdu. Bizdeki hareketin tarihi bu şekilde değildir. Bunun anlaşılması lazım. Burada endişe edilmesi gereken asıl husus bu seçimde Kürt sağının konsolide olmasıdır.”

ÜÇÜNCÜ ODAK

HDP’li bir belediye başkanı: “Biz seçimlerde oy kaybetmedik esasen. 1 Kasım seçimlerinde aldığımız oy bizim asıl oyumuzdur. Potansiyelimiz budur. 7 Haziran’da yüzde 13’ü nasıl aldık? Barış ortamı vardı da o yüzden. Potansiyelimizin üstüne çıkabildik. Ama son beş aydaki çatışmalı ve hendekli ortam bize destek veren Arapların, Türklerin, daha önce AKP’ye oy vermiş Kürtlerin desteğini çekmesine sebep oldu. O dönemde o şehirlere ilçelere kanaat önderleriyle gidip bunu anlatmaya çalıştık. Fakat olmadı. Şimdi biz 1 Kasım’daki oy oranımızı yeterli buluyorsak, ne ala. Bu da geçerli ve mantıklı bir tercihtir. Ama eğer potansiyelimizi artırmak istiyorsak, siyaset ve silahın birlikte yürümediğini anlamamız gerekir.”

ayhan  |  Cvp:
Cevap: 1
05.11.2015- 11:22

Kandil’in karar vermesi gereken bir husus var. Türkiye içinde mi kalacaksın, Türkiye dışında mı? Ben ikinci seçeneği işaretleyip ona göre hareket ettiklerini düşünüyorum.

Sadece Kandil değil kürt hareketinin tamamı bu konu üzerinden bir karara varmalı, Türkiye içinde mi kalacaksın, Türkiye dışında mı? Kürt hareketinin içinde bulunan solcular da bu konuda açık bir tavır belirlemeli. Kürt hareketi ile neden birliksiniz? Size göre kürt hareketi Türkiye içinde mi kalmalı, Türkiye dışında mı? Bu soruya halkı ikna edici bir açıklıkla cevap verilmediğinden kürt hareketi topluma güven vermiyor. Sadece kürt milliyetçilerinden oy alıyor. Demirtaş ne derse desin bu oy oranından da yukarı çıkamayacak. Ne yani insanların bilmediğine ve ayrılığa oy vereceğini mi sanıyorlar?

denizcan  |  Cvp:
Cevap: 2
05.11.2015- 12:21

Alıntı Çizelgesi: ayhan yazmış

Kandil’in karar vermesi gereken bir husus var. Türkiye içinde mi kalacaksın, Türkiye dışında mı? Ben ikinci seçeneği işaretleyip ona göre hareket ettiklerini düşünüyorum.

Sadece Kandil değil kürt hareketinin tamamı bu konu üzerinden bir karara varmalı, Türkiye içinde mi kalacaksın, Türkiye dışında mı? Kürt hareketinin içinde bulunan solcular da bu konuda açık bir tavır belirlemeli. Kürt hareketi ile neden birliksiniz? Size göre kürt hareketi Türkiye içinde mi kalmalı, Türkiye dışında mı? Bu soruya halkı ikna edici bir açıklıkla cevap verilmediğinden kürt hareketi topluma güven vermiyor. Sadece kürt milliyetçilerinden oy alıyor. Demirtaş ne derse desin bu oy oranından da yukarı çıkamayacak. Ne yani insanların bilmediğine ve ayrılığa oy vereceğini mi sanıyorlar?




Türkiyeli olup olmaması konusunda karar verse ne olur? Diyelim karar verdiler ve Türkiyeli olmakta karar kıldılar, ne değişecek? Türkiye sosyalizm yolunda mı ilerleyecek, Türkiye daha özgür ve adil bir ülke mi olacak? Bizim karar vermemiz gereken konu bunlar değil. CHP ve HDP'nin düzen solu olduklarını artık kafamızda netleştirmeliyiz. Bu iki partiyle bağlarımızı kesmeliyiz. Bu iki partiye düşman olalım demiyorum, sosyalist partilere dönelim diyorum. CHP ve HDP artık sosyalistler için gündemden düşürülmeli. Bunu söylemek istiyorum. Türkiye'de sosyalizmi nasıl yaparız da bir güç haline getiririz, bence önemli olan soru bu.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]