BİZ TKP'yiz!
Bugün gerçekten güzel bir gündü. Hava sıcaktı ve sıcacık insanlarla biraradaydık. Çok yineliyorum, zararı da yok; ''komünistler dünyanın en güzel insanlarıdır''. Günün güzelliği o güzel insanlarla birlikte olmamızdan ve aydı duygu ve düşünceleri taşıyor olmaktan kaynaklanıyordu.
Solan kalabalığa dar geldi. Boş koltuk yoktu, merdivenler de doluydu ve pek çok yoldaşımız kapı girişlerinin önünde ayakta kalmıştı. Tahmin edilebilir konuşmalardan sonra bence günün merakla beklenen konusuna K.Okuyan açıklık getirdi. Çok net ve kesindi! ''Bütün komünistlere kapımız açık, ama hiç bir örgütle de birleşmeyeceğiz'' demişti. Doğru bir tavır olduğunu düşünüyorum. KP, ayrılıktan sonra TKP çizgisinin ideolojik ve siyasi hattına sahip çıkarak ve bu konuda elinden gelen çabayı da göstererek TKP adını almayı hak etti. Okuyan sanki kürsüden bunun müjdesini verir gibiydi ve bu konuya da zaten büyük bir güven içinde değindi.
Bir an önce TKP'mi geri istiyorum.
Umarım yakında o da gerçekleşecek ve yolumuza TKP adıyla devam edeceğiz.
Sn Menur
Öncelikle sizi kutlarım.
Bu kalabalık insanların bir arayış içinde olduğunu anlatıyor.
Aynı zamanda ağır bir yükün altına sokuyor.
TKP nin tarihi çok eski ve kuruluş fikri Bolşevik iktidarı arkasını dayadığı duvar Sovyetler Birliği. Savaşım gerekçesi anti Emperyalizm. Savaşım özneleri İşçi Sınıfı nesneler burjuva ve kapitalizm.
TKP nin arkasını dayadığı duvar yok eleştireceği koca bir tarih var Teknolojik gelişmelerle birlikte bir çok eski yapılar yıkıldı dünya dünden daha fazla küreselleşti Modernizm tehdit altında dünya krizden çıkamıyor barbarizim kapıyı daha hızlı çalıyor.
Böyle bir durumda eski yapıları sırtlanarak çıkış bulmak çok zor.
Bunu için dünden daha fazla fedakarlık ve özveri göstermek gerekir eski ismi taşımak hem eskinin yanlışlarını hem geleceğin taşlarını temizlemek gerekecek.
Neyse kolay gelsin başarmanızı gönülden isterim.
Nazım Hikmetin bir şiir ile bitireyim.
Türkiye Komünist Partisi,
T.K.P.em benim,
Seni düşünüyorum.
Sen dünümüz, bugünümüz, yarınımızsın,
En büyük ustalığımız,
En ince hünerimizsin.
Sen aklımız, yüreğimiz ve yumruğumuzsun.
Dünyada bir anılır şanlı soyun var:
Sen küçük kardeşisin V.K.P. (B) nin.
Sen bana bugün
Mübarek alnındaki yara yerinle
Ve işçi bileklerinde zincir izleriyle göründün,
Yürüyorsun dimdik, pırıl pırıl.
Ömrümde yalnız seninle
Ve senin safında olmakla övündüm
Resimden ve sayin melnur'un anlattigindan anlasilan gercekten muhtesem bir toplanti ve kalabalik oldugu. Ancak ben bu tür kivilcimlarin sürekliligini izledigimde bir umut baglarim, yoksa gecmistekiler gibi sadece "saman kivilcimiysa", yani saman gibi birden alevlenip sönüyorsa konusmaya dahi degmez derim.
Dolayisiyla bekleyip izlemek gerek, gelecek ne gösteriyor.
hiç bulaşmıyayım diyorum ama, olmuyor. sakın kendini kapitali okudum, komünistim gibi cümlelerle savunma. her yazın saçmalık ötesi bir şey. anti komünist olmuşsun, farkında değilsin.
Bu gün dünyada komünistleri heyecanlandıracak hiç bir şey olmuyor. Sen heyecanını kaybetmişsin, böyle şeyler yazıyorsun. Komünistlerin arasına girmediğin de belli. Türkiye ve dünyada sömürü en vahşi biçimini almış, insanlar ölüyor, yoksulluk içinde kıvranıyor, ne yapacaklarını bilemez hale gelmişler, mücadele etmenin tam zamanı. Komünistler için bundan iyi olanak mı olur. Sen mücadeleyi terketmişsin herkesi de kendin gibi sanıyorsun.
Sn Bedrettin.
Bir cümleye sen diye başladınmı tartışma değil kavga etme sebebi aradığını gösterir Piskolojik uzmanlar öyle söylüyor.
Evet beni bir tek heyecanlandıran şey kapitalizm bu dünyada çıkış noktası bulamamasıdır. Kahredende komünistlerin çıkış noktasını bulamamasıdır.
Yoksa kim kimle birleşmiş kim ne ismi almış bunlar beni hiç heyecan vermiyor . Ben TKP ye 1977 yılında üye olmuştum işte o zaman çok heyecanlanmış kendimi Süpermen sanmıştım. Haksızda sayılmazdım. Her yer işçi her fabrikada grev direniş her komünist fabrika önünde nöbet tutuyor. Her kes işçi mahallesine yerleşmiş, hedefine işçileri örgütlemeyi koymuş, dernekler devrimcilerin evi sokaklar mekanı yoldaşlar ailesi olmuştu. Mahallelerde örgütlerin gücünü duvarlardaki sloganlar belirliyordu
Her kes tek bir şey düşünüyordu Devrim. Bazen aklıma o yaşadıklarım gelince yine heyecanlanıyorum.
Bu günde kapitalizm çaresizliğe düştükçe her sermaye battıkça her devlet kriz yaşadıkça da heyecanlanıyorum .Ama binim heyecanımı dünyaya okuyamayan komünistler ve gericilerin peşine takılan işçiler bastırıyor.
Etrafımda bir çok komünist var çaresiz ve umutsuz. Oraya buraya koşuyor çevrecinin peşinde LGBT nin peşinde bazen kürt bazen ermeni bazen çingene oluyorlar. Onları gördükçe kitaplara gömülmek bana daha uygun geliyor.
İşte bir kaç yıl önce Haziran hareketi diye bir model çıktı Gezi parkı olaylarının gazı ile ne yazık ki alev çabuk söndü.
Komünistler kendilerine kapitalizmin genelini hedef olarak koymazsa heyecan ancak bir kaç aylıktır. Ondan sonrası belli küçük dükkancılık ve küçük rakipler.
Evet yaşayacağız ve göreceğiz heyecanları .