[
Şunu da eklemek gerekiyor. Sanalın kuyrukçuları o zaman da ne yaptıklarının farkında değillerdi, şimdi de ne yaptıklarının farkında değiller. Bu tipler çoğunlukla da 12 Eylül öncesini görmüş ve bir ölçüde yaşamış kişiler. Bu durum onlara bir üstünlük vermiş gibi davranıyorlar. Daha doğrusu ( sanalda) öyle davranıyorlardı. Sosyalist Forum'da toplanmışlar, kürt hareketinin pöpüler oluşunun da etkisiyle genç kürt milliyetçilerinin gururlarını okşamak ve onlara akıllarınca soldan ''ideolojik destek'' vermek bu tiplere keyif veriyordu. ''Abi'' denmesi, ve teşekkür butonunun çekiciliği(!) de cabası!
Konunun bu yanını da es geçmemek gerek!
Bir ara bu konuda da bir şeyler yazılabilir sanırım.
VEDA döktürmeye devam ediyor
Şimdi TKP Atılım Yeni Devlet Tartışması ve Tatlı Su SOLcuları başlıklı bir bildiri yayınlamış.
http://tkp-online.org/?q=content%2F%E2%80%9Cyeni-devlet%E2%80%9D-tart%C4%B1%C5%9Fmas%C4%B1-ve-tatl%C4%B1-su-%E2%80%9Csol%E2%80%99cular%C4%B1%E2%80%9D
Bildirinin içeriğine baktığımızda K.Okuyan TKP sine yönelik eleştiriler var.
Özellikle Okuyan TKP sinin ,AKP nin Devleti yıktığı,yeni bir Devlet kurduğu ile ilgili tezine bir karşı çıkış var.
AKP 1923 Cumhuriyetini yıkan partidir
AKP yeni bir devlet kuramamıştır diyorlar. Demek ki AKPnin 1923de oluşan devlet yapısını yıktığını iddia ediyorlar. Bize göre yıkılan bir devlet yok. Dolayısıyla yeni bir devlet kurulması da söz konusu değil. AKP ve Saray, Avrasyacı Ergenekoncu Kemalist güçler ile anlaşarak, onlardan özür dileyerek, kurduğu ittifak ile karşılıklı tavizler temelinde birlikte yürümeye devam ediyorlar.
Bu saptamaya katılmamak olası değil.
Defalarca dile getirdik,Devlet toplumda sınıfların ortaya çıkmasıyla varlık bulan,sınıfların ortadan kaldırılmasıyla da sönümlenerek,ortadan kalkacak bir olgu.
Kısaca ortada yıkılan bir DEVLET ve de bu bağlam da kurulan bir DEVLET yok!
Var olan,Sermayenin geldiği bu evrede,kendini yeniden üretmek için gereksinim duyduğu yeni bir egemenlik biçimi ve bu doğrultuda Devletin yeniden bu koşullara göre yapılandırılması.
Bildirinin kalan bölümünde ise Okuyan TKP sinin Devlet icazetli bir parti olduğundan bahisle TKP adının Devlet eliyle gaspından söz ediliyor.
TKP Atılımcıların anlaşılan akılları yeni başlarına gelmiş.
Bu isim Devletin Başsavcısı Sabih Kanadoğlu ile yapılan pazarlıklar sonucu alındığında,biz bunları dile getirirken aklınız neredeydi?
Hadi onu geçtik;Okuyan TKP sinin TKP ismini almasına haklı olarak karşısınız.
Peki bu versiyonlardan Erkan Başın TKP sinin TKP ismini almasında neden sesiniz çıkmıyor.
Sn Demirtaş TKP nin 97 yılını kutlarken TKP yi bu nedenle kutladı,ama hangi TKP olduğunu belirtmedi.
İleri Haber hemen bunu haber yaparak bu kutlamayı ve TKP ismini sahiplendi.
İleri Haber'in Erkan Baş TKP sinin yayın organı olduğunu bilmeyen yok!
Neden bu konuda SESSİZ KALDINIZ?
Nedir bu çifte standart?
Siyasette SAMİMİYET VE İLKELİ OLMAK temel düsturdur,tabiî ki KOMÜNİST SİYASETTE!
http://www.solplatform.biz/index.php?PHPSESSID=r93l7niqgd3bimn61f5gvc16q6&topic=4786.msg10866;topicseen#msg10866
Bir insanın bu kadar iddialı bir şekilde yazıp çizdiği bir platformda bir tane doğru yorumu bulunmaz mı?
Gerçekten şaşırıyorum; siyaset bu kadar zor ve anlaşılmaz bir şey mi?
Evet, insanın tek bir doğru yorumu bile olmaz mı? Şimdi de kalkmış Barzanistan referandumu bağlamında ''Bizler UKKTH ni amasız ve fakatsız savunurken,bu hakkın kullanımı gündeme geldiğinde ,savunudaki amasızlık ve fakatsızlık yerini ama ve fakata bırakır.'' demiş Barzani ve Referandum başlıklı yorumunda ve eklemiş: ''Baştan beri söylediğimiz, Komünistlerin Ulusların Kendi Kaderlerini Tayin Hakkını ayrılma hakkını da içerecek biçimde,amasız,fakatsız savunduğudur.''
Referansı da var: Her zamanki gibi DEMİRTAŞ!
Evet, bu VEDA arkadaş bir gün başından sonuna kadar doğru sayılabilecek bir yorumda bulunursa ona teşekkür edeceğimi beyan ediyorum Daha önce yazmıştım; tekrar olacak, insan her gün bir şeyler yazmaya çalışırken tek bir doğru sayabileceğimiz veya ''eh işte'' diyebileceğimiz bir yorumda bulunamaz mı; bu kadar zor mu?
Veda arkadaşımız ''Yazıklar olsun'' başlıklı bir yazı yazmış. İsteyen sitesinde okur. Her zamanki klasik Mustafa Kemal ve ay yıldızlı bayrak düşmanlığını bu yazısında da sergilemiş. Yanıt vermeyeceğim, çok yanıt verdim ve bir türlü anlayamıyor. E.Helvacıoğlu'na da bu yüzden DÜŞMAN! Tıpkı ulusal bayrağa, cumhuriyet'e, M.kemal'e ve benzer şekilde cumhuriyet'in tüm kazanımlarına düşman olduğu gibi DÜŞMAN! Solculuğun böyle bir şey olduğunu sanıyor. ''Damarlarındaki asil kan'' ve ''Burjuvazinin değerleri'' kodlaması ile bir şeyler söylemeye çalışıyor; uzunca yıllar SF'deki aktif kuyrukçuluk yıllarında edindiği bir alışkanlığı kendi sitesinde de sürdürüyor. Bilinen VEDA işte! Ama benim asıl merak ettiğim Ender Helvacıoğlu'nun 7 Kasım seçimlerinde Vatan Partisi'ne ''oy çığırtkanlığı'' yaptığını iddia etmesi. Ben rasatlamadım, böyle bir şey bilmiyorum. Bir başkası yazsa belki pek de üzerinde durmam ama VEDA yazınca aklıma ''uydurma'' bir yorum gelmiyor da değil.
Birinci sorum VEDA'nın bu iddiasına örnek yazıyı gösterebilmesi. E.Helvacıoğlu 7 Kasım öncesinde hangi yazısında Vatan Partisi'ne oy çığırtkanlığı yapmış! Gerçekten merak ediyorum. Merakımın nedeni E.Helvacıoğlu'nun öyle bir konjöktürde Vatan Partisi'ne verilecek oyların hiçbir işe yaramayacağını bilmesi ve böyle bir tutumu benimsemeyeceği yolundadır.
Veda'ya bu bağlamda şunu da sormak istiyorum; E.Helvacıoğlu'nun böyle bir çığırtkanlık yaptığını hiç düşünmüyorum, böyle bir tutumun kimden gelirse gelsin sosyalist bir tutum olmadığına inanıyorum çünkü. Ne var ki, şöyle bir çelişki de aklıma gelmiyor değil! Vatan Partisi'ne oy çığırtkanlığı yapmak bana göre sosyalist bir tutum değil de, yine aynı seçimlerde HDP'ye ''oy çığırtkanlığı'' yapmak sosyalist bir tutum mu
Merakımı giderebilir misin VEDA arkadaşım
Özetleyeyim; E.Helvacıoğlu'nun doğrudan veya dolaylı bir şekilde Vatan Partisi'ne oy çığırtkanlığı yaptığını düşünmüyorum. Bana pek de inandırıcı gelmiyor böyle bir siyasi tutum. Ama VEDA arkadaşımız böyle bir iddiada bulunuyorsa belki de gerçekten çığırtkanlık yapmıştır Kanıtlamak VEDA'nın boynunun borcu
İkinci konu ise, Vatan Partisi'ne oy çığırtkanlığı yapmaya tepki gösteren VEDA'nın aynı seçimlerde HDP çığırtkanlığı yapmasının neresi komünistlik
Ah Veda ah!
1923 Cumhuriyeti Burjuvazinin Cumhuriyeti değilmidir?
Burjuvazinin Cumhuriyeti ise niye Kapitalist Patronlara,Emperyalistlere karşı mücadele etsin?
Şunu diyebilirsiniz;
1923 Cumhuriyeti bir Burjuva Cumhuriyettir ancak Kapitalizmin geldiği bu evrede,Sermayenin bu Cumhuriyetle yürümesi olası olmadığı için,Cumhuriyeti yeniden yapılandırma yoluna gitmiştir.
O nedenle Komünistler Emperyalizm Çağında,çürümüş,gericileşmiş,asalaklaşlmış bir sınıf olan Burjuvazinin her iki Cumhuriyetinede karşıdırlar.
Şimdi de böyle yazmış VEDA arkadaşımız
Komünistler 1923 cumhuriyet'ine karşıymışlar
Sıradan bir kürt milliyetçisinden farklı bir zihinsel yapısı yok diyordum hep. Bu sözlerden daha uygun bir kanıt olabilir mi? Bir kürt milliyetçisi, M.Kemal'e, aydınlanmaya, cumhuriyet'e ve kazanımlarına karşı olabilir, kendince nedenleri de vardır; ama VEDA'ya ne oluyor? diye soramıyorum, çünkü hep birlikte çok uzun yıllar geçirdiler. Farkları kalmadı. Fark sadece VEDA'nın kendini komünist daha doğrusu enternasyonalist komünist zannetmesinde
Burjuva aydınlanmasına, laikliğe, Cumhuriyet'e, kadın erkek eşitliğine, hurafeye karşı bilime, bilimsel anlayışa karşı olan bir solcu olabilir mi?
VEDA olur ama!
Çünkü VEDA arkadaşımız 1923 cumhuriyet'i denildiğinde anlamının ne olduğunu bilmiyor. Bu konuda hiçbir bilgiye sahip olmadan tepki gösteriyor, tepkisi de saçmalıklar zinciri olmasından öteye geçmiyor.
Diğer başka konularda olduğu gibi...
Evet, Veda yine döktürmüş
Bu kez de ''Ver Mehteri'' başlığıyla bir yazı yazmış, kendince UKKTH yorumunda bulunmuş, Barzani'ciliğini artık gizleyemez hale gelmiş, kısacası saçmalamış da saçmalamış.
Tekrar ediyorum, bu arkadaşımız bir gün yazdığı bir yazıda başından sonuna doğru bir yorumda bulunursa ona teşekkür edeceğim. Bu yazısı da öyle, tam bir saçmalık manzumesi. ''Ben Barzani'yi destekliyorum'' diyor da, çevirdikçe çeviriyor, lafı dolandırdıkça dolandırıyor. Yazıda tek bir doğru paragraf yok. Marks alıntısını bile anlayabilmiş değil. Lafa gelince enternasyonalist komünist, pratikte tam bir liberal-kuyrukçu
( Bu arada şunu da ekleyeyim, Komünist toplum konusunda yazdıklarında da bir araba yanlış var. DEvlet'in özünde bir sınıfsal baskı aracı olması devletin sadece bir baskı aracı olduğu anlamına da gelmez. Veda her zamanki gibi yüzeysel ve sığ bakış açılarıyla yorumlarda bulunmaya devam ediyor.)
Bir kürt milliyetçisi, M.Kemal'e, aydınlanmaya, cumhuriyet'e ve kazanımlarına karşı olabilir, kendince nedenleri de vardır; ama VEDA'ya ne oluyor? diye soramıyorum, çünkü hep birlikte çok uzun yıllar geçirdiler. Farkları kalmadı. Fark sadece VEDA'nın kendini komünist daha doğrusu enternasyonalist komünist zannetmesinde
Burjuva aydınlanmasına, laikliğe, Cumhuriyet'e, kadın erkek eşitliğine, hurafeye karşı bilime, bilimsel anlayışa karşı olan bir solcu olabilir mi?
VEDA olur ama!
Birkaç gün önce böyle yazmışım. Veda'nın hemen her yazısının hiçbir gerçeklikle uyuşmadığını ve tam bir saçmalıklar manzumesi olduğunu söylemiştim. Ve sık sık yineliyordum bu sözleri. Ve bu durumun iki nedeni olduğunu, birincisinin kuyrukçuluğundan, ikincisinin ise bilmediği pek çok konuda bilirmiş gibi davranma gayretlerinden ileri geldiğini ileri sürebilirim. Veda'nın böyle bir gerçeği var. Evet, hem kuyrukçu bir zihniyete sahip ve hem de gerçekten yazmaya çalıştığı konularda gereken donanıma sahip değil. Örnekse, sürekli olarak proleter enternasyonalizmi adı altında yaptığı yorumlarda ( troçkistlerin çok sarıldığı bir yorumdur bu) ulusal ölçekte siyasal devrim perspektifini hep önemsiz kılma çabasıdır. O kadar ezbere konuşuyor ki, siyasal devrim perspektifini bir siyasal hedef olarak öne koyulmadığında o çok eleştirilmeye çalışılan liberallerden pek de fark olunamayacağını anlayamıyor. Veda bir taraftan liberalizme karşıyım diyor, diğer taraftan (ona göre koşulların uygun olmadığından dolayı) kürt ulusalcılığına destekten öte bir siyasete yanaşmayacaktır. Böyle olduğunda tipik bir kürt milliyetçisinden farklı bir yanı da olmuyor. Aynı yerdeler, aynı şeyleri savunuyorlar ve aynı şeylere karşılar. Veda'nın liberallerden tek farkının farkının ara sıra Marks-Lenin alıntılarını ( anlamayarak da olsa) yazısının bir yerlerine sokuşturması. O kadar! O böyle yaptığında kendinin ''enternasyonal komünist'' olacağını sanıyor sadece