Forum Çöplüğü
Kaçak ve sorgulayan arkadaşlarımızın engeli kaldırılmıştır. Sorgulayan yani diğer adı Alişan olan arkadaşımız yanlış hatırlamıyorsam kendi isteği ile engellenmişti. Kaçak ise o rahatsız edici üslubu ( o üslup sürekli sol karşıtlığı-düşmanlığı içeriyordu) nedeniyle engellenmişti. Yazmak isterlerse ve forum kurallarına da uygun davranacaklarsa yazmalarında bir sakınca yoktur.
Kaçak ve sorgulayan arkadaşlarımızın engeli kaldırılmıştır. Sorgulayan yani diğer adı Alişan olan arkadaşımız yanlış hatırlamıyorsam kendi isteği ile engellenmişti. Kaçak ise o rahatsız edici üslubu ( o üslup sürekli sol karşıtlığı-düşmanlığı içeriyordu) nedeniyle engellenmişti. Yazmak isterlerse ve forum kurallarına da uygun davranacaklarsa yazmalarında bir sakınca yoktur.
Selam Melnur...
Bu mesajını tesadüfen gördüm. Ara sıra, birkaç haftada bir forumuna girip hızla başlıklara göz gezdiriyor ve çıkıyordum. Sadece senin, pek de okunmayan yazılar yazdığını, alıntılar paylaştığını görüp senin adına üzülüyordum.
Sadece kendin yazıp pek okunmayan bir forum anlayışını neden benimsediğini, buna neden devam ettiğini anlayamıyordum. Eski, geniş katılımlı Yazıyaz forumu yanlış tavırlarınla daraltıp kapattıktan sonra Sol Paylaşım adındaki iyice daraltılmış forumu benimsemen de yeterince şaşırıtıcıydı. Ama bu tek kişilik forum anlayışı kadar değil.
Epeyce bir süre bu tek kişilik forum yaklaşımını sürdürdün. Şimdilerde ise bunun forum ayarlarındaki sorundan kaynaklandığını belirtmeye başlamışsın. Olabilir, ama bunu yeni yeni dert ediyorsun galiba.
Beni yeniden foruma davet etmen de benim için şaşırtıcı oldu. Daha önceleri pek çok defa forumda bana artk yazmamamı, istenmediğimi çok açık olarak yazmıştın. Ben de önce kendi isteğimle, sonra da son bir yazımdan sonra senin yasaklamanla forumdan uzaklaşmıştım.
Forumda yeniden yazmam için davet etmen şaşırtıcı ama yine de teşekkürler. Herhangi bir açıklama yapmadığın için bu davetin nedenleri hakkında ancak tahminde bulunabiliriz. İlk akla gelen düşünce de yalnızlıktan haklı olarak sıkılman olabilir.
Gerçi şartlı bir kabul bu; "forum kurallarına uygun" davranacaksak yazmamızda sakınca yokmuş. Oysa Sorgulayan da ben de forum kurallarından tek bir tanesine bile aykırı davranmamıştık. Buna rağmen bizlere forum kurallarına aykırı biçimde hakaret ve küfür eden üyeler desteklenirken, saygılı ve özenli davranan bizler uzaklaştırılmaya çalışılmıştık.
"Forum kurallarına uygun" davranmanın anlamı sanırım senin deyiminle "sol karşıtlığı-düşmanlığı" yapmamak. Oysa bizim böyle bir tavrımız hiç olmadı. Ama solumuzu sert biçimde eleştirmeyi sen sol karşıtlığı ve düşmanlığı gibi göstermeye çalıştın.
Mesela sol adına, devrimcilik adına adam öldürmeyi, sivillerin üzerine ateş etmeyi, çocuk yaşta birilerini öldürüp sonra da marifetmiş gibi savunmayı eleştirince sana göre yine sol düşmanlığı mı yapmış olacağız? O zaman neden yasağımızı kaldırıyorsun? Bu bir tarz veya "rahatsız edici üslup" meselesi değil, bu bir ahlak ve ilke meselesidir. Bundan geri adım atmak ilkesel olmanın dışına çıkmayı kabul etmek olur.
Sol düşmanlığı veya karşıtlığı yapmak derken kastettiğin, bu ülkede iktidardakine "diktatör" derken güney komşumuzun liderini vatan savunan kahraman diye selamlamaya itiraz etmemizse bu da bir üslup değil, fikir ve ilke meselesidir.
Sanırım bizim fikirlerimizi değiştirip de gelmemizi veya foruma girerkn bunları kapıda bırakmamızı beklemiyor ve ummuyorsundur. O halde?.. O halde bizi böyle kabu etmeye hazır mı olacaksın? Ama öyleyse neden yine de şartlı kabul ediyorsun?
Yoksa bizi kabul edişinin arkasındaki nedenlerden birisi de, yine aklıma gelen bir başka düşünce mi; yoksa aradan geçen yıllar içinde düşüncelerimizin ne yöne doğru yol aldığını mı merak ediyorsun? Bu konularda bir iki tartışma yaşayıp kendince yine bir fikir edinecek ve sonra bizi yine kapıya mı koyacaksın?
Her ne nedenle davet etmiş olursan ol, yine de teşekkür etmek gerekir. Belki de yanlışlarını, hatalarını görmüş ve özür niyetine bu adımı atmış olabilirsin. Belki de hatalarını görme konusunda artık kendine bir şans vermeyi düşünmüşsündür.
Evet, teşekkürler... Ancak şöyle bir sorun var benimle ilgili:
Forumlardan uzaklaşma ve artık yazmama kararı aldım. Bunun gerekçelerini, bir veda bildirisi tarzında şu linklerde yazdım:
http://turandursun.com/forumlar/showthread.php?t=8089&page=32 (Burada 313 No'lu mesaj. Nero mahlasıyla yazan benim.)
http://turandursun.com/forumlar/showthread.php?p=617394#post617394 (burada ise 323 No'lu mesaj, burada gıyabında senden de söz ediyorum.
)
Bu son mesajlarımdan sonra gerçekten de hiç bir forumda yazmadım. Sadece gırgır niyetine bir iki forumda ara sıra biraz eğlencelik türde msajlar atıyorum. Bunları gerçek anlamda katkı ve katılım saymak olmaz.
Maalesef şunu fark ettim: yazmayınca ve tartışmaya, polemiğe girmeyince değerli zamanım bana kalıyor ve daha anlamlı işlere harcama imkanım oluyor, ama bu sefer de yazılı tartışma ve polemik yeteneğim köreliyor. Bunu hissediyorum.
Bütün orgalarımız ve aktivitelerimiz çalışırsak gelişiyor, çalışmayı bırakırsak körelmeye yüz tutuyor.
Keşke değerli, anlamlı tartışmalar yapılabiliyor olsaydı forumlarda. Oysa böyle forumlar bulmak, hele günümüzde iyice zorlaştı. Belki vardır, ama ben bilmiyorum.
Sizin "solcuların" forumları, senin bu forumun, öbür sp, ef ve sf bitkisel hayatta. Katılım tamamen bitmiş durumda. Yazıların içeriklerinin kalitesi de keza öyle. Buralara girip zaman ayırmak anlamlı değil bence.
Ama yine de çok fazla abartmadan denenebilir. Ama bunun için karşılaşacağımız muameleyi görmeli. Yine küfür ve hakaret, yine lafları en olmayacak yerinden anlama ve laflarımızı çarpıtarak yansıtma tarzı bizi bekliyorsa neden bu tarza katlanalım ki?
Mesela sen, başka bir başlıkta benim sf'de Borga'ya komünizmin Allah'ın lütfu" olmadığını yazdığımı söylemişsin. Oysa ben "Allah'ın hükmü" demiştim. Orada demek istediğim, komünizmin ille de gelecek bir yasa olmadığı, dünyanın kaçınılmaz olarak komünizme yönelmesi gibi bir durumun bulunmadığıdır.
İşte en basit bir çarpıtma örneği. Ben "Allah'ın hükmü" demişim, sen "Allah'ın lütfu" diye aktarmışsın. Arada fark var. Ve sen bunu fark etmeden, yanlışlıkla yapmışsın. Bir de bilerek yaptığın çarpıtmaların var. Mesela ben eskiden halk savaşı anlayışını benimsediğimi yazmışken, sen hâlâ benim solcu, sosyalist birisi olduğumu söylemediğimi yazacak kadar çarpıtma içine girebiliyorsun.
Dolayısıyla Melnur, bilemiyorum. Biraz düşüneyim. Bakalım ne olacak...
Bence de düşün. Bu başlıkta bile bunları yazabiliyorsan, bence de iyice düşün. Ve sakın ola ki, ''yalnız kaldım, Kaçak gelsin de biraz tartışalım'' diye düşündüğümü sanma. Bir üstte yazmıştım; kurallara uygunluk konusu anlaşılabildiyse yazabilirsin, ama o anlattığın cephe örneğinde olduğu gibi ısrarcıysan bence kendini hiç yorma. Kendine bol bol zaman ayır ve oku; umarım size bir yararı oluyordur.
Bence de düşün. Bu başlıkta bile bunları yazabiliyorsan, bence de iyice düşün. Ve sakın ola ki, ''yalnız kaldım, Kaçak gelsin de biraz tartışalım'' diye düşündüğümü sanma. Bir üstte yazmıştım; kurallara uygunluk konusu anlaşılabildiyse yazabilirsin, ama o anlattığın cephe örneğinde olduğu gibi ısrarcıysan bence kendini hiç yorma. Kendine bol bol zaman ayır ve oku; umarım size bir yararı oluyordur.
Hayrola, o cephe örneğinde ısrarcı olmayı bırakmış olabileceğimi sana düşündüren ne oldu? Aslında tam aksine, o konuda senin müsamahacı yaklaşımını değiştirmiş olabileceğini düşünmemiz gerekirken...
Berkin Elvan'ın adını dilinden düşürmeyip, Berkin'den birkaç yaş büyük başka bir genci sokak ortasında vurup öldüren bir hareketi eleştirmeyi ben neden bırakacaktım ki? Gençleri ajite edip çakaralmaz silahları ellerine vererek ölüme gönderen bir hareketi neden eleştirmeyecektim?
Ve asıl senin bu konuda artık daha aklı başında düşünmeye başlaman gerekemz miydi? Hele hele Ankara'nın göbeğinde canlı bomba patlatarak onlarca sivilin hayatını yok eden bir örgüte karşı Kemal Okuyan bile sonunda dayanamayıp "bu ölenler bizim ölülerimiz" diyebilmişken...
Hayır melnur, ben o örgütlerin sol adına, ilericilik, devrimcilik, yurtseverlik adına giriştiği bu tür sivil katliamlarına karşı çıkmakta ısrarlı olmaya devam edeceğim. Ayrıca genel olarak silahlı mücadele eleştirisini de sürdüreceğim. Bunu da sol, sosyalizm, ilericilik, devrimcilik adına yapmayı sürdüreceğim.
Yeniden yasak getirmek istersen rahat ol, çekinme.
Bu başlık tam dertsiz başıma dert açmak gibi bir şey oldu.
Solun sola eleştirisinin İÇERİDEN bir üslupla olması gerektiğini belki onlarca defa yazdım, yine faydası olmamış. Halk Cephesi'nin siyasi yaklaşımını hiç benimsemediğimi de defalarca belirtmeme rağmen, eleştirinin kabul edilebilir olmaması durumuna tepki gösterdiğimi de anlamamışsın. Ve hala ''Berkin Elvan'ın öldürülmesinin intikamı bir genci öldürülerek alındı'' anlamına gelen cümleler kurabiliyorsun. Ve son olarak AKP'nin iktidarını perçinleme sürecinde bir solcunun öncelikle hedefini oraya yöneltmesi gerekirken, senin bu sürekli sol-sosyalizme yönelik sözde eleştirilerinin rahatsız ediciliğine tepki koyulduğunu da bugün yıllar sonra buraya dönmüşken çoktan unutulmuş bir olayı kazımaya çalışman da klasik bir Kaçak söylemi.
Konuyu kilitliyorum; bir özelliğinin de konulara nokta koyabilmeyi hala edinememen. Umarım bu KİLİT konusu yeterli olur ve bu kez ayrı bir başlık açarak gerçekten bu gereksizlikleri daha fazla uzatmazsın. Çok çaba harcayıp, aynı minvalde bir yazıyı yeni bir başlık olarak açtığında yazı anında silinecek ve uzaklaştırılacaksınız.
Biliyorsunuz, foruma başka bir adla girebilmek de şu anda teknik olarak mümkün olmuyor.