Seçimler olmuş bitmiş, AKP-MHP ittifakı büyük bir darbe almış, özellikle İstanbul ve Ankara başta olmak üzere büyük şehirler kazanılmış, toplumda yeniden bir umut dalgası doğuyor, bir bahar havası esiyor, ama sosyalist sol sanki durum hiç de böyle değilmiş gibi ve sanki kendileri iddialı bir şekilde girdikleri seçimde, bir önceki kötü sonuçtan daha da kötü bir sonuç almamışlar gibi...
Şaşırtıcı gerçekten.
Belki de ben anlamıyorum,
Anlayan birileri vardır belki...
2019 seçimlerinde İstanbul'da alınan sonuç binde 1 oy yüzdesi ve 10.492 oy.
2024 seçimlerinde İstanbul'da alınan sonuç on binde 9 oy yüzdesi ve 7.471 oy.
Üzücü değil mi?
Ve daha üzücü olan şey, bu durum karşısında parti kitlesinin sessizliğe gömülmesi.
İstanbul seçimleri kazanıldı, şimdi sırada en geç 2028 yılında yapılacak seçimlerin de kazanılması. Bir başka deyişle AKP-MHP ittifakına sandıkta bir yenilgi yaşatmak ve 22 yıldır sürmekte olan bu gerici parantezi bir şeklde kapatmak. Türkiye sosyalist hareketi bu yakıcı gerçeklikten kendini soyutlayamaz. Ve Türkiye sosyalizminin toplumsal alandaki güçsüzlüğünü kırabilmenin yolu da buradan geçmektedir. AKP-MHP ittifakını geriletmeyi ve dahası iktidardan uzaklaştırmayı benimsemeyen ve siyasetinin temel önceliği haline getirmeyen bir siyasal söylem ne kadar marksist analiz yaparsa yapsın toplumda bir karşılık bulamaz. Dolayısıyla AKP-MHP ittifakına karşı çıkmak sadece AKP-MHP ittifakına karşı çıkmak da değildir ve aynı zamanda sosyalizmi yatay eksende de genişletebilmenin ilk ve ve öncelikli adımıdır.