Hükümetin aktif desteğiyle büyük çoğunluğu silahlı militanların kontrolüne giren Suriye-Türkiye sınırında, askerlerle kaçakçılar arasında yaşanan çatışmalar büyüyor. Yetkililer ise konu hakkında sessiz kalmayı tercih ediyor.
(soL - Haber Merkezi) Sadece son 10 günde Hatayın Reyhanlı ilçesindeki Oğulpınar Sınır Karakolu bölgesinde Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) iddiasına göre, binlerce kişilik kaçakçı gruplarıyla askerler arasında çatışmalar çıktı. Son olarak önceki gün yaşanan çatışmalarda, 3 bin kişilik bir kaçakçı grubuna müdahale eden askerlere, sınırın Türkiye tarafındaki Kuşaklı köyünden pompalı tüfeklerle ateş açıldı ve 18 asker yaralandı. 30 Temmuzda da aynı sınırın 2 bin kişilik bir kaçakçı grubu tarafından geçilmeye çalışıldığı iddia edilmişti. 15 Hazirandaki denemede ise bu kaçakçı sayısı 300 olarak açıklandı. Reyhanlıdan ise ölüm haberi geldi. İddialara göre 25 yaşındaki İsa İkiz, iddiaya göre sınırda kaçakçılık yaptığı sırada asker tarafından açılan ateş sonucu hayatını kaybetti.
Kim bu kaçakçılar
Hatayın Kumlu ilçesinden başlayarak Altınözüne ulaşan sınır kapısı Suriyede 29uncu ayını geride bırakan savaştan önce de önemli bir kaçakçılık rotasıydı. Genelkurmay Başkanlığından yapılan açıklamalara göre, çoğu zaman askerlerin müdahale ettiği kaçakçılar Suriye tarafından Türkiye askerlerine mukavemet ediyor ve bu çatışmalar sürekli olarak Oğulpınar Hudut Karakolunun görev alanında cereyan ediyor. Oğulpınarın hemen karşısında ise Suriyedeki en büyük mülteci kamplarından birine ev sahipliği yapan Atme kasabası bulunuyor. Ekim 2011den bu yana Türkiyenin kabul etmediği Suriyeliler, Atmedeki Zeytin Ağacı Mülteci Kampına sığınmış durumda ve sayılarının 30 bini geçtiği tahmin ediliyor. Zeytin Ağacı düzenli bir yardım alamadığı için kamptaki Suriyeliler sefaletle boğuşuyor. Yoklukla boğuşan Suriyelilerin tek geçim kaynağı ise kaçakçılığa dönüşmüş durumda. Çaresizce savaştan kaçmaya çalışan Suriyeliler, sınıra dayandıklarında aralarında kaçakçı gruplar da bulunuyor. Ancak TSK bu grupların tümünün kaçakçı olduğunu iddia ediyor.
Sınırda facia yakın
Türkiye Zeytin Ağacındaki Suriyelilerle mücadele ederken, Yayladağından başlayan ve Kumluya kadar uzanan sınır delik deşik olmuş durumda. Üstelik burada kendilerine ÖSOya çalışan kaçakçılar hiçbir güçlükle karşılaşmıyor. Geçtiğimiz Ocak ayında, Suriyeden çalınan dev petrol makineleri, Cilvegözünden sokulurken çekilen görüntüler video paylaşım sitelerine yüklenmişti. Şam yönetimi ayrıca Ankarayı özellikle Halepten çalınan tahıl, iş makineleri ve tesislerden sözülen makinelerin Türkiyeye sokulmasına göz yummakla suçlamıştı. Türkiye ayrıca, Suriye sınırının ÖSOya bağlı gruplarca ele geçirilmesinde aktif destek vermekle de suçlanageldi.
Suriye yönetimi Ocak ayında Türkiyeyi Halepteki binden fazla fabrikayı yağmalatmakla suçlayarak Birleşmiş Milletlere başvurdu. Aynı dönemde batı basınında özellikle Halepte bulunan ÖSO yetkilileri, birbirlerini yağmacılıkla suçladı. 12 Şubatta Atmeden AFPye konuşan Tabur 309un komutanı Ebu Mahmud ise birlikte mücadele ettiği bazı komutanları şehitlerin kanı pahasına zenginleşmekle suçladı ve Güzel devrimimizi hırsızlar ve yolsuzlar çaldı diye konuştu.
Cilvegözünün karşısında bulunan Bab El Hava Kapısı, geçtiğimiz yılın Temmuz ayında ele geçirildi. AFP muhabirine Cezayir, Mısır, Suudi Arabistan, Tunus, Birleşik Arap Emirlikleri, Çeçenistan gibi farklı bölgelerden gelen 200 savaşçının Türkiye tarafından gelerek sınır kapısını ele geçirdiğine şahit olduğunu aktardı. Muhabire göre, bu militanlar kendilerini Taliban mensubu olarak tanıtmıştı. Bab El Havanın alınmasının ardından güneye doğru Harem, Azmarin, Darkuş, Yakubiye, Hırbet El Coz gibi sınır kasabaları da Türkiyeden destek alan militanlar tarafından ele geçirildi. Böylelikle militanlar Kumlu-Yayladağı hattını tümüyle ele geçirdi. Özellikle Hırbet El Cozun 6 Ekimde militanlar tarafından ele geçirilmesi Türkiyenin desteğinin en açık kanıtı oldu. Saldırıyı yöneten komutan olan Abdulvahab, Hataydaki bir mülteci kampında yaşıyor ve düzenli olarak Katar televizyonu El Cezireye bağlanıyordu.
Abdulvahab ve adamları Suriye ordusuna ait sınır karakoluna yaptıkları baskının ardından geri püskürtülmüş ancak Türkiye Güveççi köyüne havan topu düştüğü iddiasıyla karakolu top atışına tutmuştu. TSKnın açtığı ateşin ardından karakola yeniden saldıran militanlar, yakaladıkları 40 askeri katlettiler. Hırbet El Cozda çekilen zafer görüntüsünde ise İstanbul ağzıyla Türkçe konuşan kişilerin sesleri duyuldu.
İdlibe bağlı Harem kasabası da geçtiğimiz yılın Temmuz ayında ÖSO militanlarının saldırılarına maruz kalmış ve uzun süren bir kuşatmanın ardından Ocak ayında militanlar kasabayı ele geçirmişti. Kuşatma boyunca bölgede bulunan El Ahbar gazetesi muhabirine göre, kasabaya saldıran militanlar rahatlıkla Türkiyeye geçiyor ve tedavi oluyordu. Gazetede yeralan haberde, militanların kasabaya yönelik taarruzlarında silahlı oldukları halde Türkiyeden geçerek saldırılar düzenledikleri belirtiliyordu. Militanlar Ocak ayında kasabaya girdiklerinde, kan donduran sokak ortası infaz görüntüleri geldi. Ancak Harem kasabasındaki militanlar, daha sonra ganimet bölüşümü nedeniyle birbirine girdi ve kentte üç ÖSO komutanı arka arkaya düzenlenen suikastlerle öldü.
Türkiyeye yakın gruplar
Sınırın büyük çoğunluğu Türkiyeye yakınlığı ile bilinen gruplar tarafından kontrol ediliyor. Bu grupların başında ise Müslüman Kardeşlerin silahlı kolu olarak anılan El Faruk Tugayı bulunuyor. Ayrıca 11 Şii hacıyı ve 2 Hıristiyan din adamını kaçıran Kuzey Fırtınası adlı grup da bölgede söz sahibi. Sınır kapısının kontrolü üzerinde çatışmalar da yaşanıyor. Özellikle El Faruktan Bab El Havayı almak isteyen El Kaide bağlantılı El Nusra Cephesi Şubat ayında Cilvegözü Sınır Kapısında yaşanan bombalı saldırının arkasındaki örgüt olarak dikkat çekiyor. Ankara bu saldırıdan Şamı sorumlu tutsa da, 4ü Türk 13 kişinin yaşamını yitirdiği saldırının ardından kapıyı kontrol eden El Faruk Tugayı üyeleri, bombalı aracın Türkiye tarafından geldiğini iddia etmişti. Sırının Kilis-Şırnak ekseninde ise yoğunluklu olarak El Nusra veya Kürt milislerin kontrolü bulunuyor.
http://haber.sol.org.tr/devlet-ve-siyaset/suriye-sinirinda-kaos-var-haberi-77726