Kuzey Afrika ülkesi Libyada, Muammer Kaddafinin NATOnun müdahalesiyle devrilmesinin üzerinden üç yıl geçti. Dün başkent Trablusta devrim kutlamaları yapılırken, ülkenin güneyinde, Ocak ayında patlak veren Kaddafi yanlısı isyan sürüyor.
(soL - Dış Haberler) Libyada Muammer Kaddafi yönetiminin ABD, Fransa, Katar ve İngiltere tarafından silahlandırılan militanlar ve NATO saldırısıyla devrilmesinin üçüncü yıldönümü. Dün başkent Trablus ve Bingazide devrimi kutlayan bazı Libyalılar sokaklardaydı. Ülkenin güneyindeki Sabhada ise Ocak ayında başlayan Kaddafi yanlısı ve NATO karşıtı isyan sürüyor.
Üç yılın sonunda Libya içine sürüklendiği kaosu aşabilmiş değil. Kaddafi döneminde günlük 600 bin varile ulaşan petrol üretimi, doğudaki Sirenayka bölgesi için otonomi talebiyle petrol tesislerini basan militanların sabotajı nedeniyle durmak üzere. Bu da önceden ücretsiz olan sağlık ve eğitim hizmetlerinin sıradan Libyalılar için lüks haline gelmesine neden oldu.
Otorite yok
Ülkedeki kaotik durum, Başbakan Ali Zeydan ve Müslüman Kardeşlerin Libya kolu olan Adalet ve İnşa Partisi (AİP) arasındaki çekişmeler nedeniyle daha da artıyor.
Son olarak AİPin kontrolündeki Milli Genel Kurul, 7 Şubatta yapılması planlanan seçimleri ertelemek zorunda kalmıştı.
Bir diğer sorun ise Kaddafiyi devirmeleri için silahlandırılan aşiretlere bağlı grupların kontrolden çıkması.
Geçtiğimiz yıl Libya Başbakanı Ali Zeydan ve daha sonra da İstihbarat Başkan Yardımcısı Mustafa Nuh, silahlı gruplarca kaçırılmıştı.
Libya İslami Savaş Grubu adlı El Kaide bağlantılı grubun özellikle İngiltere tarafından silahlandırılması ülkenin güneyinde fiili bir El Kaide emirliğinin ortaya çıkmasına neden oldu.
Libyadaki NATO devrimi nedeniyle Nijer, Mali, Tunus ve Cezayir gibi komşu ülkelerde de El Kaidenin gücü arttı.
NATO devriminden bu yana ülkede onlarca üst düzey ordu komutanı suikastlerle öldürüldü.
Son olarak Zeydanın yardımcısı ve istifa eden eski İçişleri Bakanının yerine kimse bulunamadığı için bu görevi de geçici olarak üslenen Sadık Abdülkerim, suikast girişiminden kurtuldu.
Başbakan Ali Zeydan ise bu kaostan çıkış için Kaddafiyi devirmelerine yardımcı olan Batılı güçlerin ikinci bir müdahalede bulunmasının gerekli olduğunu belirtiyor.
Göçmen dramı
Kaddafinin devrilmesi, en çok, ülkedeki Afrikalı göçmenleri vurdu. Bu göçmenler Kaddafi döneminde ücretsiz kamu hizmetlerinden yararlanabiliyor ve çalışabiliyorlardı. Ancak Kaddafiyi deviren milisler, Afrikalıların bu eşit statüsünü ortadan kaldırdı. Bugün ülkedeki göçmenler Tunus sınırındaki kamplarda yaşıyorlar. Gazetecilerin ve uluslararası kuruluşların girmesine izin verilmeyen hapishanelere ve toplama kamplarına dolduran Afrikalılar, işkenceye maruz kalıyor. Son olarak İtalyada, yaşanan göçmen faciasının ardından yetkililer Lampedusa Adasına ulaşan Eritre ve Somalili göçmenlerin Libyada zorla kamplarda tutulduklarını, istenen fidye ödenene kadar işkence ve tecavüze maruz kaldıklarını söylemişti.
Sitemiz Bir Paylasim
Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize
kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu
nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara
aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve
materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden
kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine
yollayabilirsiniz.