Bugünlerde seçimler dolayısıyla, siyaset de politik olmaktan çok matematikleştirilmiş bir düzleme taşınıyor. Anketlerin, reklamların yanına eklenen dört işleme solun da aklının sıkışmaya başladığını görünce, herhalde Chenin Gerçekçi Ol! İmkansızı İste sözü çoğu kişinin aklına geliyordur.
Chenin bu çağrısını aklımızda tutarak, biz de günlüklerimize geri dönerek, tartışmaya başlayabiliriz.
Çok geriye gitmeye gerek yok. 31 Mayıs 2013e ve sonrasına çevirelim sayfaları. Bugünden bakarak bir günlük yazmayı denesek, en başa insanların dayanışmayla büyüyen muhteşem devrimci enerjisinin yarattığı umudu yazarız herhalde.
Beklediğimiz anda yeryüzüne hızla düşen bir ışık seli gibiydi. Ankaradakiler 1 Haziran öğleden sonra, Ziya Gökalp üstünden Kızılaya giden yolu açmak için kurulan barikatları hatırlar. Sonra onlarca insanın Kızılaya girişini, Ethemin yere düşüşünü ve sonrasındaki on binlerin Kızılaya akışını Taksimi düşünenler bütün caddelere kurulan barikatları ve Gezideki yeni yaşamı.
İşte o zaman herkes günlüklerine, bir devrimci dönemin açıldığını kaydetti. Tarih kitaplarında kaldığı zannedilen her şeyin nasıl da gerçek olma ihtimalinin de belirdiği görüldü. Temsili demokrasinin tıkanmış ve artık farklı biçimler altında tümüyle halk katılım ve denetimini ortadan kaldıran biçimlerine karşı parklarda forumlarda açılan doğrudan demokrasi zemini Piyasanın, rekabetin ve her tür bencilliğin karşısında Gezide ülkenin tüm sokaklarında kurulan dayanışmacı yeni bir yaşamın izleri Büyük kürsülerin, kariyer sahiplerinin, kravatlıların değil sıradan insanların, gençlerin, kadınların siyaseti ellerine alacağı yeni bir perspektif AKPnin sonunu getirecek ama aynı zamanda memleketi yeni bir toplum ve yeni bir yaşam temelinde kökten değiştirecek bir kurucu iradenin işaret fişekleri Sokağın yaratıcılığı Eylemin dönüştürme gücü İnsanlığın değiştirme iradesi sDayanışmanın ve birlikte mücadelenin yenilmezliği
Bunların her bir hava ve su kadar güzel ve gerçekti! Şimdi de öyle!
Devrimci sorumluluk bu ayak izlerinin üzerinin kapanmasını engellemek, yeni patikalar açmak ve bu patikaları birleştirerek Haziran 13ün sonrasını getirmektir, diye yeni bir sayfa açtık. Günlüğümüze umudun yanına sorumluluklarımızı yazdık.
HAZİRAN, tüm bunların bir mecrası ve ifadesi olarak gelişti, gelişiyor.
Mezhepçi faşist karanlığa karşı direnmek ama aynı zamanda AKPnin yeni versiyonlarına da razı olmayan düzen dışı bir seçenek yaratma mücadelesi hızla gelişti.
Bugün Erdoğan merkezli saray çekirdeğinin iktidarda kalabilmek için her yola başvuracağı herkesin gördüğü bir gerçek. Bir yandan da iktidar bloğunda süren kriz AKPyi içine alarak derinleşmeye devam ediyor. Meclis de dahil olmak üzere tüm kurumların tek adam hakimiyeti altına sokulduğu gerçeklik karşısında düzenin krizini derinleştirecek güçlü hamleler gerçekleştirilemiyor. HAZİRAN, tam da burada düzen dışında bir politik seçenek olarak olgunlaşıyor. AKPnin neo-liberal ve gerici hegemonyası dışında bir odak olarak, kendi dışındaki güçleri de bu alana doğru çekerek Haziranlaştırmayı şimdiden başarabiliyor. O yüzden Haziran bir fikirdir! Savunulması ve güçlendirilmesi gereken, her şeyden önce de bu bağımsız politik iddiasında saklı olan fikirdir. Ve fikir asla küçük-büyük cebir hesaplarına sığmaz.
Evet, günlüklerimize yazılan hiçbir şey bugün de ne bir nostalji ne de ütopya! Biz tüm bunlara HAZİRAN, diyoruz.
O halde Haziran, seçimlere de halkın örgütlü mücadelesini geliştirme tarihsel sorumluluğunu üstlenerek müdahale eder. 8 Haziranda biz olacağız umudunu bugünden yaratır. O yüzden burjuva siyasetinin labirentlerinde nefesini tüketmek, tutum almayı oy tavrına indirgemek yerine Haziran nefesini her yerde yaygınlaştırma sorumluluğunu üstlenir. Bu sorumluluk kendi dışındaki ilerici güçlerle pazarlık yapmaksızın, lafazanlığın ve mektubun ötesine geçen gerçek bir dayanışmayı kendi eylemiyle üretir.
Sen Haziransın büyük düşün!
Mevcut iktidar krizini derinleştirecek düzen dışı çözüm yollarını yarat!
Sarayın bir odasına dönüşmüş Meclisin karşısında halkın söz ve karar hakkı meclislerini kur!
Halka yönelen her saldırı karşısında, sokağı Haziranlaştır! Memleketi Haziranlaştır!
Sen Haziransın! Gerçekçi Ol. İmkânsızı İste!
Bu ileti en son dayanışma
tarafından 27.02.2015- 20:00 tarihinde, toplamda 1 kez değiştirilmiştir.
Mevcut iktidar krizini derinleştirecek düzen dışı çözüm yollarını yarat!
İktidar krizini derinleştirerek düzen dışı çözüm yollarını aramak, hangi yöntemle olası? AKP'nin yarattığı krize parlamentoda çözüm arayışı mı, yoksa bu krizin tam ortasına doğabilecek potansiyeller taşıyan halkı sokağa çağırma eylemlerini savunmak mı?
Sitemiz Bir Paylasim
Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize
kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu
nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara
aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve
materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden
kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine
yollayabilirsiniz.