SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
‘Yeni sol’un’ iki vazifesi           (gösterim sayısı: 2.461)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: umut
Konu Tarihi: 21.03.2015- 09:39


‘Yeni sol’un’ iki vazifesi
Deniz Hakan  


Mart 2014 yerel seçimlerinin hemen ardından, alışılageldiği üzere, Amerika think-tanklerinden Washington Enstitüsü’nde, Amerika’nın eski Türkiye elçisi James Jeffrey’nin de katıldığı bir değerlendirme paneli düzenleniyor ve konu CHP’ye geldiğinde Jeffrey, kendilerinin CHP için özlediği formülü pek açık bir dille ortaya koyuyordu: Kürt meselesinde ve İslam konusunda daha esnek bir CHP. Aradan geçen zamanda, CHP önce bir Ekmeleddin ve daha sonra kadın kotasından bir Bekaroğlu çıkardı; “çözüm” söz konusu olduğunda tek bir itirazını görmedik. CHP’nin CHP olmaktan çıktığı eleştirisiyle ayrılıp yeni bir parti kuran Emine Ülker Tarhan’ın, net cumhuriyetçi söylemlerini özellikle bu iki başlık üzerinde daha da sertleştirmesi beklenirken Tarhan’ın yeni partisinin liderliğinde bu söylemlere yer olmadığını da çok geçmeden anladık; gücü ve meşruiyeti kendisini destekleyen halkta değil, sermaye ile Amerika’nın kabulünde arayan nice muhalif girişim gibi bir ölü doğuma tanık olduk. Ve şimdi El Cezire, Alper Taş ile yaptığı röportajı sunarken başlığa “Solun İki Sorunu” sözlerini taşıyor ve demek Alper Taş tahlilde, ve El Cezire atfettiği önemde, Jeffrey ile anlaşıyor: Solun iki sorunu Kürt meselesi ve İslam imiş.

Doğan medyasından ‘sol’ dersleri

Heveslileri hemen heyecanlanmasın; Alper Taş’ın, söylemi Jeffrey’den aldığını söylüyor değilim. Yapmaz, ancak bir seçimden diğerine ilerlerken tüm Batı medyası ile birlikte, Payzın, Gürsel, Özdemir et al.’ın “Türkiye solu” üzerine hiç susmamacasına konuştukları ve aynı formülü, zihinlere çivi çakar misali yineledikleri bugünlerde böylesi paralellikleri es geçemeyiz, geçmemeliyiz.

Yeni gözağrısı

Amerika’nın CHP’ye biçtiği kılıf değişmiş değil; ancak yeni “sol” parti etiketiyle yükseltmeye çalıştığı yeni gözağrısının HDP olduğunu hiç saklamıyor; Ortadoğu planları ile uyumludur ve CHP kurmaylarının pek kaygılandıklarını düşünebiliriz. Yeni Türkiye’deki yerini altı okunu kırıp atarak almaya çalışan CHP’nin bu kaygıları elbette hiç yersiz değil. Türkiye’de sırtını sermaye ile Amerika’ya yaslayarak yükseldiği yerde kalabileceği hesapları kuran hiçbir “muhalif” özne ders alıyor görünmüyor: Amerika, kullanır ve atar, atar ve yine kullanır; sermaye ile Amerika’nın kendi çıkarları vardır. Tarhan ile CHP yöneticilerine bir Machiavelli okuması öneriyoruz: Kendi gücüyle değil de başkalarının gücüyle yükselme peşinde koşanlar, yükselebilseler dahi, ancak yaslandıkları gücün çıkarları bunu gerektirdiği sürece ayakta kalabilirler. Siyaset bilimine giriş dersidir ve “kolay gelsin” diyoruz.

‘Sınıftan kaçış’

“Yeni sol”, “new left” arayışlarının hiçbir coğrafyada yeni olmadığını biliyoruz. Sözünü ettiğim, elbette kavgada cüretkarlık arayanlar değil; Ellen Meiksins Woods’un 80’li yılların sonunda kullandığı terim ile “sınıf’tan kaçanlar”. Yakın tarihimizde bu arayışların ağırlıklı bir kısmının solu sağa çekerek, kitlelerin kustuğu bir düzene payanda yapma sonucu verdiğini açıkça söylemek gerekiyor. Gelinen noktada, devletçiliğe, hatta laikliğe faşizm diyen “solcular” var. Kamu çıkarı yerine insan hakları; cumhuriyet yerine demokrasi; sınıf yerine kimlik; yeni “literatür” uzayıp gidiyor. Şimdilerde, emperyalizmin kendine karakol kurma arayışına, halkların kendi kaderini tayin hakkı diyorlar ve demek işte böyle özgürlükçüler, “kapatma özgürlüğünün” ardından emperyalistlere karakol kurma özgürlüğü tanıyorlar; bir kısmı handiyse Türkiye topraklarından kendisi kesip verecek. Sosyalizmi bırakalım, materyalizmin temeli “hangi koşullarda” sorusudur; “yeni sol” cenah ise evrensel, soyut ve maddi hayatta karşılığı bulunmayan ya da daha kötüsü, karşılığını yalnızca tekellerin çıkar dünyasında bulan bir değerler silsilesi içinde yuvarlanıp gidiyor.

Esnek sol: Çözümofil ve islamofil

Jeffrey, daha çözümofil ve daha islamofil olun, diyor; ne yazık, Alper Taş ekliyor: Sol olarak çözmemiz gereken iki mesele Kürt meselesi ile İslam meselesidir. Röportajdan anlaşıldığı kadarıyla Alper Taş, solu Türkiye’nin bu iki meselesini çözme iddiasında görmekten ziyade, solun bu iki mesele üzerine kendi bakışını düzeltmesi gerektiğini vurguluyor. Alper Taş’ın sözleriyle “Kürt mücadelesinin ortaya çıkardığı dinamikleri Batı’da milliyetçi eksene kaydırmayacak” ve bir başka röportajından tamamlayarak alıyorum, “halkın islamına” dokunmayacak.

Başkanlık mı, sistemi mi

Alper Taş’ı bırakalım, eninde sonunda Jeffrey’nin yutamayacağı bir lokmadır. Ancak bu çözümsever ve islamsever “yeni sol” projesini bırakamayız. Demirtaş’ın bu “yeni sol” arayışında kendine yer açma çabasında olduğu ortadadır; yakın zamanda Kemalistlere ve daha dolaylı olarak sola, AKP ile nasıl bir mücadelenin doğru olup olmayacağı konusunda ders verme çabasına girdiğini biliyoruz. İşyerinde iş güvenliği aramanın Allah’a güveni sarsacağına dair hutbelerin okunduğu, dört yanı imam-hatipleştirilmiş ülkemizde, “ortada islamileştirme olmadığını” ve anti-kapitalist mücadelenin AKP’ye “bu kadar islami bir kimlik vehmederek” yapılamayacağını böylelikle öğreniverdik. Şimdi, bir başkanlık tartışmasıdır gidiyor ve aynı Demirtaş, tam da Amerika’nın da demediği zamanda, “Tayyip for president” demediği için bayram ediyoruz. TÜSİAD’ın yakın zamanlı açıklamalarını unutanlar olsa da, çok değil, bir gün sonra Eczacıbaşı’nın bile “Erdoğan” demediğini görüveriyoruz. Sermayenin dersleri Payzınlar’ın ve Demirtaş’ın derslerinden daha verimlidir ve Eczacıbaşı, önemli olan başkanın kendisinden çok, sistemin kendisidir, diyor. “Desantralizasyon” kapıdadır ve kimi “yeni sol”, Türkiye ve Ortadoğu açısından sonuçlarını hiç umursamazcasına, mahçup mahçup alkışlıyor, kimi kızıl bayraktan emperyalistlerinin önüne serilecek kırmızı halı çıkarmaya çalışıyor.

Duyduğumuz, Washington’un çok da yeni olmayan umutlarının türküsüdür: “Ey ‘yeni sol’ gençlik! Birinci vazifen, ‘çözümünü’, ‘seküler vitrinli islamlaştırmayı’ ve çözülüşünü sevmektir. Mevcudiyetinin yegane temeli budur. Ve bu temel benim pek kıymetli hazinemdir.”



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
bedrettin
[ ..... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 30.08.2013
İleti Sayısı: 907
Konum: Trabzon
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: bedrettin
Cevap Tarihi: 21.03.2015- 21:49


''Yeni sol'' mu, yoksa kendisini solda tanımladıklarını söyleyenlerdeki zihin bulanıklığı mı? Solun genel anlamında anti emperyalist duruş ve iktidar hedefi vardır. Türkiye'de solun belli bir kesiminde uzun zamandır ne emperyalizm karşıtlığını görebiliyoruz, ne de iktidar hedefini. Yazarın yeni sol olarak gördüğü CHP ve HDP de bunlar zaten yok. Yazar CHP ve HDP'nin solu sağa çektiğini söylüyor.   Bir iki komünist parti dışında solun büyük bir kısmı için bu saptama doğru. Emperyalizm karşıtlığı ve iktidar hedefini bir kenara koyan sola sol denilebilir mi? Yazarın saptaması doğru ama yetersiz, sadece CHP ve HDP değil, gözlerini bu iki partiye dikarek siyaset yapmaya çalışan pek çok sol partinin siyasetlerini de soldan sağa çark ediş olarak yorumlayabiliriz.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
yorum2006
[ yorumcu ]

Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 15.08.2013
İleti Sayısı: 772
Konum: Gizli
Durum: Gizli
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

2 kere teşekkür edildi.
Cevap Yazan: yorum2006
Cevap Tarihi: 22.03.2015- 04:25


CHP, Kürt sorunu ve laiklik konusunda esneklik gösterince Amerika'nın emrinde, Alper Taş gösterince değil, öyle mi? Veya Alper Taş Jeffrey'in yutamayacağı lokma, ama CHP yutacağı lokma(!). "Yeni sol" da HDP.

Yazar neden Alper Taş ve ÖDP'ye karşı çıkmamak için elinden geleni yapıyor ve onları koruyor acaba? Alper Taş'ın söylemleri teslimiyetçilikten başka şey değil.

Bakın, ben özellikle İslam konusunda CHP'nin de, ÖDP'nin de yumuşamasını kabul etmiyorum. Ancak CHP'nin Kürt sorununa yaklaşımını değiştirmesi normaldir ve gereklidir. Bunun nedeni de Amerika'nın isteklerine uymak değil, toplumsal koşulların dayatmasıdır. Burada hatalı olan Emine Ülker Tarhan'dır. Yazar ise tam tersine, onun kurduğu yeni partide cumhuriyetçi söylemler yok diye kızıyor. Emine Ülker Tarhan'ın solda yeri olamaz.

HDP'ye gelince, sol olarak ortaya çıkması, lanse edilmesi, yalnız Amerika'nın işi değil. Parti içinde geçmişinde solculuk olan Kürtler de var. HDP'lilerin önemli bir bölümü de CHP'den kopmadır. Dine yaklaşımında da, Kürtler arasında dine bağlılığın, dinciliğin ülke ortalamasından bile daha yüksek olmasından ileri geliyor. Hiç kimse de Demirtaş Erdoğan'ın başkanlığına hayır dedi diye HDP'yi filan tutmuyor. Siyasette seçenek kıtlığından ve barajı aşamazsa AKP faşizmi doruk yapar diye, HDP'ye oy versek mi diye düşünüyor, hepsi bu.

Sosyalistlere gelince kendi göbeklerini kendilerinin kesmesi gerekiyor. Tutarlı ve kararlı biçimde sosyalist değerleri, diyalektik materyalist dünya görüşünü, anti-emperyalizmi ve her türlü gericiliğe karşı ilerlemeyi savunmak ve bunları emekçi halk içinde yaymak için kıyasıya mücadele etmek gerekiyor. İş yakındaki seçimden ibaret filan değildir. Bu iş haziran seçimlerine kadar kalan zaman içinde olacak şey de değil. Bu uzun soluklu bir mücadele. Oysa yazarın yazısı seçime yönelik, CHP ve HDP'den oy koparmak işin yazılmış bir yazı gibi sırıtıyor. Sosyalistsen boş ver gelecek seçimleri filan, sen önce stratejini çiz, uzun vadeli programını yap. Bırak CHP, HDP gibi burjuva partileri ile ne olduğu belirsiz ÖDP, birbiriyle didişsin. Niye onların arasına girmeye çalışıyorsun?

ÖDP hakkındaki görüşlerimi de açıkça yazayım. ÖDP, 12 Eylül sonrası sosyalizmin dümdüz ettiği bir ortamda kuruldu. Sosyalizmi amaçlayan bir sınıf partisi değil, sola açık bir kitle partisi olması hedeflendi. Her türlü sol eğilimi de içinde barındırması gibi ütopik bir hedef kondu. Bütün bunlar tutmadı tabii. İşçi sınıfının sosyalist partisi olmadığı gibi, sola açık bir kitle partisi de olamadı, solun değişik gruplarını da içinde barındıramadı. Zaten baştan sakat olan proje tutmadı. Bence ÖDP'nin sahneden çıkması zamanı gelmiştir. Parti içinde işçi sınıfının dünya görüşünü savunanlar ise, kendilerine uygun siyasi çizgilerde mücadeleyi sürdürürler.




Bu ileti en son yorum2006 tarafından 22.03.2015- 04:46 tarihinde, toplamda 3 kez değiştirilmiştir.
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
bedrettin
[ ..... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 30.08.2013
İleti Sayısı: 907
Konum: Trabzon
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: bedrettin
Cevap Tarihi: 22.03.2015- 20:57


CHP, Kürt sorunu ve laiklik konusunda esneklik gösterince Amerika'nın emrinde, Alper Taş gösterince değil, öyle mi? Veya Alper Taş Jeffrey'in yutamayacağı lokma, ama CHP yutacağı lokma(!). "Yeni sol" da HDP.

Yazar neden Alper Taş ve ÖDP'ye karşı çıkmamak için elinden geleni yapıyor ve onları koruyor acaba? Alper Taş'ın söylemleri teslimiyetçilikten başka şey değil.


Alper Taş'ın hangi söylemlerini teslimiyetçilik olarak gördünüz, anlamadım. Türkiye sol hareketinin gelişmesi için kürt emekçilerine ihtiyaç var, bu duruş kürt ulusal hareketine teslimiyet olmadığı gibi, kürt ulusal hareketini İP ve HKP gibi karşı cephe olarak değerlendirilmesini gerektirmez. Alper Taş olsun, KP ve HTKP olsun kürt sorununa böyle bakıyor. Alper Taş'ın islamcı hareketle yakınlaşması, islamı bir referans noktası olarak alması da söz konusu değil. Bu bakımdan ne CHP ve HDP ile ne de İP ve HKP ile benzer yanları var. CHP ve HDP ise din konusunda yeteri kadar sağlam duruş sergileyemiyorlar. CHP'yi bu konuda HDP'den daha ileri görsem de özellikle türbanın meclise taşınması olayında iki parti de dik duruş sergileyemedi. HDP'nin Said-i Nursi anması ise herşeyin üzerine tuz biber ekti.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
yorum2006
[ yorumcu ]

Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 15.08.2013
İleti Sayısı: 772
Konum: Gizli
Durum: Gizli
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

2 kere teşekkür edildi.
Cevap Yazan: yorum2006
Cevap Tarihi: 23.03.2015- 03:34


Alıntı Çizelgesi: bedrettin yazmış

CHP, Kürt sorunu ve laiklik konusunda esneklik gösterince Amerika'nın emrinde, Alper Taş gösterince değil, öyle mi? Veya Alper Taş Jeffrey'in yutamayacağı lokma, ama CHP yutacağı lokma(!). "Yeni sol" da HDP.

Yazar neden Alper Taş ve ÖDP'ye karşı çıkmamak için elinden geleni yapıyor ve onları koruyor acaba? Alper Taş'ın söylemleri teslimiyetçilikten başka şey değil.


Alper Taş'ın hangi söylemlerini teslimiyetçilik olarak gördünüz, anlamadım. Türkiye sol hareketinin gelişmesi için kürt emekçilerine ihtiyaç var, bu duruş kürt ulusal hareketine teslimiyet olmadığı gibi, kürt ulusal hareketini İP ve HKP gibi karşı cephe olarak değerlendirilmesini gerektirmez. Alper Taş olsun, KP ve HTKP olsun kürt sorununa böyle bakıyor. Alper Taş'ın islamcı hareketle yakınlaşması, islamı bir referans noktası olarak alması da söz konusu değil. Bu bakımdan ne CHP ve HDP ile ne de İP ve HKP ile benzer yanları var. CHP ve HDP ise din konusunda yeteri kadar sağlam duruş sergileyemiyorlar. CHP'yi bu konuda HDP'den daha ileri görsem de özellikle türbanın meclise taşınması olayında iki parti de dik duruş sergileyemedi. HDP'nin Said-i Nursi anması ise herşeyin üzerine tuz biber ekti.




Kürt emekçileri demek Kürt milliyetçileri demek değildir. HDP Kürt emekçilerinin partisi değil. HDP etnik esasa göre örgütlenmiş, Kürt küçük burjuva şovenistlerinin yönettiği, toprak ağasından, Kürt burjuva milliyetçilerine kadar değişik kesimleri kapsayan bir parti. GÜneydoğu ise ülkede dinciliğin en koyu olduğu yer. Yani içinde dinciler de var. HDP üstelik ABD emperyalizminin gölgesinde. Kırsaldaki köylü yığınlarından oy alıyorlar tamam. Silahlı propagandanın sonucu olarak. Kentlerdeki Kürt emekçilerden oy aldıkları yok. Tablo böyle. Şimdi bu parti Kürt emekçilerinin partisi mi oluyor? Emekçiler zaten etnik esasa göre örgütlenmez.

İslam referansına gelince, İslamiyet konusunda Alper Taş'ın yaklaşımı Kılıçdaroğlu CHP'sinden daha farklı değil. CHP sonuçta dine inananların da üye olduğu ve oy verdiği bir burjuva partisi. Rehberi diyalektik materyalizm mi CHP'nin? Komünistlik iddiasında olanlar ise dinsel inançla mücadele etme görevi ile karşı karşıyadır. Oy kaygısı ile dini inançları pohpohlamaz.




Bu ileti en son yorum2006 tarafından 23.03.2015- 03:36 tarihinde, toplamda 1 kez değiştirilmiştir.
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
bedrettin
[ ..... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 30.08.2013
İleti Sayısı: 907
Konum: Trabzon
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: bedrettin
Cevap Tarihi: 23.03.2015- 17:39


Alıntı Çizelgesi: yorum2006 yazmış

Alıntı Çizelgesi: bedrettin yazmış

CHP, Kürt sorunu ve laiklik konusunda esneklik gösterince Amerika'nın emrinde, Alper Taş gösterince değil, öyle mi? Veya Alper Taş Jeffrey'in yutamayacağı lokma, ama CHP yutacağı lokma(!). "Yeni sol" da HDP.

Yazar neden Alper Taş ve ÖDP'ye karşı çıkmamak için elinden geleni yapıyor ve onları koruyor acaba? Alper Taş'ın söylemleri teslimiyetçilikten başka şey değil.


Alper Taş'ın hangi söylemlerini teslimiyetçilik olarak gördünüz, anlamadım. Türkiye sol hareketinin gelişmesi için kürt emekçilerine ihtiyaç var, bu duruş kürt ulusal hareketine teslimiyet olmadığı gibi, kürt ulusal hareketini İP ve HKP gibi karşı cephe olarak değerlendirilmesini gerektirmez. Alper Taş olsun, KP ve HTKP olsun kürt sorununa böyle bakıyor. Alper Taş'ın islamcı hareketle yakınlaşması, islamı bir referans noktası olarak alması da söz konusu değil. Bu bakımdan ne CHP ve HDP ile ne de İP ve HKP ile benzer yanları var. CHP ve HDP ise din konusunda yeteri kadar sağlam duruş sergileyemiyorlar. CHP'yi bu konuda HDP'den daha ileri görsem de özellikle türbanın meclise taşınması olayında iki parti de dik duruş sergileyemedi. HDP'nin Said-i Nursi anması ise herşeyin üzerine tuz biber ekti.




Kürt emekçileri demek Kürt milliyetçileri demek değildir. HDP Kürt emekçilerinin partisi değil. HDP etnik esasa göre örgütlenmiş, Kürt küçük burjuva şovenistlerinin yönettiği, toprak ağasından, Kürt burjuva milliyetçilerine kadar değişik kesimleri kapsayan bir parti. GÜneydoğu ise ülkede dinciliğin en koyu olduğu yer. Yani içinde dinciler de var. HDP üstelik ABD emperyalizminin gölgesinde. Kırsaldaki köylü yığınlarından oy alıyorlar tamam. Silahlı propagandanın sonucu olarak. Kentlerdeki Kürt emekçilerden oy aldıkları yok. Tablo böyle. Şimdi bu parti Kürt emekçilerinin partisi mi oluyor? Emekçiler zaten etnik esasa göre örgütlenmez.

İslam referansına gelince, İslamiyet konusunda Alper Taş'ın yaklaşımı Kılıçdaroğlu CHP'sinden daha farklı değil. CHP sonuçta dine inananların da üye olduğu ve oy verdiği bir burjuva partisi. Rehberi diyalektik materyalizm mi CHP'nin? Komünistlik iddiasında olanlar ise dinsel inançla mücadele etme görevi ile karşı karşıyadır. Oy kaygısı ile dini inançları pohpohlamaz.



Komünistler inançla, dinle mücadele etmezler. Dinle mücadele etmek komünistlerin işi olamaz. Komünistler dini, inancı siyasete tahvil edenlerle, sömürü aracı olarak kullananlarla mücadele ederler ve bu mücadele mücadelelerinin bir parçasını oluşturur, tamamını değil. Esas mücadele iktidarın alınması yönünde stratejiler kurmaktan geçer.

Kürt hareketinin milliyetçiliğini savunmuyorum. Her türlü milliyetçiliğe de karşıyım. Eminim Alper Taş da böyle düşünüyordur. Kürt hareketinin milliyetçi bir çizgide bulunması hareket içinde emekçilerin olmadığı anlamına gelmediği gibi bu hareketin soldan dışlanması ve görmezlikten gelinmesi anlamına da gelmez. Sol kürt hareketine böyle bakıyor. Alper Taş ÖDP'si ile KP ve HTKP'yi diğerlerinden ayıran özellik, kürt hareketine milliyetçi bir açıdan bakmamasıdır. ÖDP, KP ve HTKP'yi CHP, İP, HKP ile bir tutmak çok yanlış. İlk yazıda yazar bunu söylemiş. Söylediği de yanlış değil.



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Yeni başlayan solcular için sola küfretme teknikleri melnur 0 4966 24.03.2017- 12:22
Konu Klasör Sola dönerken umut 1 4189 22.01.2015- 05:35
Konu Klasör Sola düşen umut 0 3381 01.04.2016- 11:24
Konu Klasör Acilen ‘sol’a ihtiyaç var... melnur 1 2480 31.12.2019- 07:41
Konu Klasör Sola doğru son çıkış umut 11 12070 25.10.2014- 22:18
Etiketler   ‘Yeni,   sol’un’,   iki,   vazifesi
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS