Alıntı Çizelgesi: şibusa yazmış
Siyasetin bir görünümü de, egemenlerin ve sözcülerinin aralarındaki çatlağa çomağını sokmaktır.
Alıntısını yaptığın AKP li Yıldıray Oğur un yazısı, Haziran direnişi ve 17 Aralık süreçlerinden önce belki biraz önemlidir,anlamlıdır.
Şimdi "çöptür"...
birgün'ün yaptığı çatlağa çomak sokmak olsaydı tamamdı, ama değil. işte birgün'ün bu haberi verirkenki cümleleri (bu başlıkta yer aldığı kadarıyla veriyorum ve yorum sayılabilecek kısımları kırmızıyla gösteriyorum):
Zamanın
aykırı yazarı Etyen Mahçupyan ile Radikal yazarı Cengiz Çandarın arasındaki polemiğe, Zaman gazetesinin bir başka yazarı Şahin Alpay da dahil oldu. Alpay, Çandarın dalkavuk ruhuyla hareket etmekle itham ettiği Mahçupyan hakkında, Hükümet şakşakçısı ifadesini kullandı. Mahçupyan Zaman gazetesi içinde, AKP-Cemaat çatışmasının başlamasıyla, iktidar safında yerini almış ve Erdoğana destekleyen yazılar kaleme almıştı.
AKP-Cemaat savaşının medyadaki en dikkat çekici yönlerinden biri de yazarlar arası polemikler oldu. Bu sürecin en ilginç cereyan ettiği yerlerden biri ise Zaman gazetesiydi. Bu süreçte gazetenin tek firesi ise Etyen Mahçupyan oldu. Mahçupyan, Zaman gazetesinde köşe yazarı olmasına karşın, AKP-Cemaat savaşında
iktidar çevrelerinin diline yakın bir söylem tutturdu. Mahçupyan bu süreçte
devlet içinden paralel yapının temizlenmesine dönük kimi yazılarıyla köşe arkadaşlarını sinirlendirmişti.
Mahçupyan 30 Mart yerel seçimlerinin ardından da bir
AKP güzellemesi yapmıştı. AKPnin seçimlerden birinci parti olarak çıkmasını kutlayan yazar 10 Nisan 2014 tarihli yazısının başlığını da Halk ihtilali ifadesini kullanarak şöyle demişti:
AKPYE TAM DESTEK
Karşımızda bir halk hareketi, zamana yayılmış bir halk ihtilâli var. Toplum işte bu tarihsel sürecin farkında, değerlendirmesini ona göre yapıyor ve rasyonel karar veriyor. Seksen yıllık bir parantez kapanıyor
AKP iktidarı doğal sosyolojik ivme sayesinde bir tek parti dönemi olarak yirmi yıl sürmesi normal olan iktidar serüvenini sürdürüyor.
Zamanın
AKP destekçisi yazarına bu yazısından sonra, Zaman dışından da eleştiriler yönelmeye başladı. Radikal gazetesi Cengiz Çandar, geçtiğimiz günlerde kaleme aldığı köşe yazısında Mahçupyanı AKP sevdasından ötürü
dalkavuk olarak tanımlamıştı. Mahçupyana benzer sertlikte bir tepki de Şahin Alpaydan geldi. Zaman yazarı Alpay, önceki günkü köşe yazısında Mahçupyanı
Hükümet şakşakçılığı ile itham etti. Alpay isim vermeden
Mahçupyanı yerden yere vurduğu yazısında şu ifadeleri kullandı:
İSİM VERMEDEN VURDU
Buna karşılık Tayyip Erdoğan, AYMye saygı duymadığını, AYMnin milli olmadığını söylemekle kalmıyor, Herkes yetkisini, konumunu, sınırını bilmeli. Siyaset yapmak isteyen koltuğundan kalkar, cübbesini çıkarır, gelir siyasi partilerin çatısı altında siyasetini yapar
diyor. Partisinden bir milletvekili çıkıyor, önce AYMnin yasaları iptal yetkisinin, hemen sonra da toptan kaldırılmasını talep ediyor. Hatırlarsınız bir AKP milletvekili de günah işleme özgürlüğü vardır diyerek, yolsuzluk yapmanın dinen bir sakıncası olmadığını ilan etmişti
Yakınlarda bir hükümet şakşakçısı da çıktı dedi ki, AKPnin yerel seçimlerde % 43,5 oy alması Halk ihtilalidir
Söylenen özetle şu: Demokrasi seçimden ibarettir
Seçildiğime göre istediğimi yaparım
Siyaset sadece partilerin işidir
Twitter miviter, hukuk mukuk da tanımam
görülebileceği gibi gazete çatlağa çomak sokmuyor. çatlakta taraf oluyor. cemaatten yana ve akp'ye karşı taraf oluyor. aradaki kapışmada elinde çomak değil, cemaat çevrelerinin cümlelerini görüyoruz.
yoksa zaten bilinen bir olayı tekrar vererek ne gibi bir çomak sokulmuş olabilir ki? ayrıca zaten çatlak değil, tam bir ayrışmadan söz edebiliriz.
ifadeler önemlidir. gizli dili biz ifadelerden okuruz. ifadeler derken söylenen ifadeler kadar söylenmeyenler de önemlidir.
yıldıray oğur'un yazısı ise güzel bir hatırlatma ve bilgilendirmedir. günümüzün "ağır abisi", "dış politika uzmanı", "uzun ve anlaşılmaz cümlelerin yazarı" cengiz çandar'ın eskiden gelen dönekliğini, etik değerler yoksunluğunu, kupon gazeteciliğini güzel anlatmış ve çandar'a tam bir kapak olmuş.
yani bu yazı çöp değil, çandar'ı çöpe gönderen bir yazı.
sen neden çöp olarak gördün ki?
çandar'ın konumlanışında gezi ve 17 aralık öncesi ve sonrası arasında bir fark mı vardı ki, bu yazı şimdi çöp olsun? geçen yılın 21 mart'ında öcalan'ın newroz mesajı diyarbakır'da okunduğu ve çözüm süreci başladığı andan itibaren, çandar net bir süreç karşıtı oldu ve nedense kürd'lere savaşmaları gerektiğine dâir çağrılarda bulunmaya başladı.
yani kırk yıllık kani, o zaman da kaniydi.