Ve bir kadın daha: Kara çarşaflı. HDPden aday adayı. HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, kara çarşafın bir rengimiz olduğunu söyleyivermiş. Kadını, insanlığın ilerici tarihinden süzülen her türlü birikimden, her türlü çizgiden kazıma girişimi aslında kara çarşaf. Kadına yöneltilmiş en büyük hakaretlerden biri. Ama Figen Yüksekdağa göre bir rengimiz
O kadının yanına Seda Sayanı, Tuğçe Kazazı, Nihat Doğanı, Ali Ağaoğlunu koyabilirsiniz: Her türlü biçimsizleşmeyi, amorflaşmayı, şekilsizliği, anlamsızlığı, akla saldırıyı temsil eden zihniyeti koyabilirsiniz, fark etmez!
Kara çarşaf elbette insanı rahatsız ediyor. Ama burada daha da rahatsız edici şey, HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'ın ''rengimiz'' söylemiyle bu rahatsız edici görüntüyü aklaması. Kara çarşaf giyenin kendisinden ayrı olarak gericiliğin sembolü, kadının tutsak edikmişliğinin simgesidir. Bu durum karşısında söylenmesi gereken söz ''rengimiz'' olamaz. Şebeklikse, işin şebeklik yanı da budur. Üstelik dinci faşizmin daha da tırmanışa geçtiği koşullarda bu ''iyimser'' yaklaşımlar durumun kendisinden bile daha sorunlu yorumlar haline gelmektedir. Bu tür popülist yaklaşımlardan bir an önce kurtulmak ve yaşanan süreci doğru değerlendirmek hepimizin sorumluluk alanına giriyor.
HDP Eş Genel Başkanı bu sorumluluğu çok daha fazla duymalı.