güzel, hoş bir video. şu solculardan ender olarak solcu çıkıyor ama çokça iyi reklamcı çıkıyor.
değinmek istediğim iki husus var. iki eleştiri. biri videoyu hazırlayanlara. bir diktatörde olmazsa olmaz temel özelliği unutmuşlar. o da eleştirilemez, itiraz edilemez olması. öyle ki, eğer bizde diktatörlük olsaydı bu videoyu hazırlamak bile mümkün olamazdı. büyük burunlu bir padişahımızın döneminde burun kelimesini ağza almak bile yasakmış. aynen onun gibi...
oysa bizdeki şahsa bırakın eleştiriyi, hakarete, küfre varan laflar edilebiliyor. bir "köşe yazarı" köşesinde "senin mezarına tükürecekler" diyebiliyor; bir dergi sahibi, "seni yağlı ipe göndereceğiz" diye yazabiliyor; bir sürü insan sosyal medya denilen bilgi kirliliği yığını içinde her türlü yalan yanlış bilgiyi paylaşıp ana avrat dümdüz gidebiliyor.
kenan evren diktatördü ama ona karşı bu tür lafların yüzbinde birini bile etmeye cesaret edenler soluğu ânında kodesde alıyorlardı. o zamanın gırgır mizah dergisi, sırf, türk bayrağı kıyafeti giyip ekrandan düşmeyen şarkıcı kadını ti'ye aldı diye bir ay kapalı kaldıydı.
ikinci eleştirimse sizlere. videonun sonunda "çok ciddiye almayın" diyor. ama siz nedense çok ciddiye alıyorsunuz. minder dururken taş, molotof, hava fişeği patlatmalar; böyle tatlı tatlı dalga geçmek dururken, yalan yanlış kurguları tekrar tekrar birbirinizle paylaşıp ah vah etmeler... ne oluyor canım? biraz rahat olun.
O bir bir diktatör değil, diktatör olsaydı sonuçları işine gelmeyen seçimleri kabul etmez ( bunu yapmadı mı) diktatörlüğünü resmen ilan eder ( bunu yaptı galiba) bütün medyayı susturur, ( bunu da yapıyor) toplumu muhbir topluma dönüştürür ( bunu da yaptı) ve , ben bunun sonunu getiremeyeceğim, ama ben onun diktatör olduğuna inanmıyorum İnanmadığım için de biliyorum.
O bir bir diktatör değil, diktatör olsaydı sonuçları işine gelmeyen seçimleri kabul etmez ( bunu yapmadı mı) diktatörlüğünü resmen ilan eder ( bunu yaptı galiba) bütün medyayı susturur, ( bunu da yapıyor) toplumu muhbir topluma dönüştürür ( bunu da yaptı) ve , ben bunun sonunu getiremeyeceğim, ama ben onun diktatör olduğuna inanmıyorum İnanmadığım için de biliyorum.
aksine, seçim sonuçlarını ilk andan itibaren kabul ettiler ve "halkın iradesine saygılı olduklarını" açıkladılar. akp karşıtı cephe seçimlere kadar sürekli hile yapılacağı iddialarıyla, trafoya kedi gireceği esprileriyle kendine bahane hazırladı. seçim sonuçları farklı çıkınca hile iddiaları ve kedi esprileri ânında kesildi.
koalisyon kurma çalışmaları boyunca bâzı partiler akp ile koalisyona katılmayacaklarını açıkladılar. seçim hükumetine bile bakan vermeyeceklerini açıklayan partiler oldu. akp ise seçim hükumetine partileri katılması için ısrarcı taraf oldu. olmayınca da mecburen tek tek vekillere çağrı yapıldı. o da olmasaydı ne olacağına dâir yasal belirsizlik söz konusu idi.
bu nasıl diktatör ki partilerin oy oranlarına göre seçim hükumeti kurmaya çalışıyor, muhalefet ise kriz yaratmaya?
7 haziran seçim sonuçlarını tanımama diye bir şey söz konusu değil yani. açıkça yalan söylüyorsun yani.
bütün medyayı susturma konusunda da yalan söylüyorsun. muhalif medya halen çoğunlukta. işte sözcü, hürriyet, yurt, halk tv, ulusal kanal, vb... bugün gazetesi'ne yapılan müdahale onların yayıncılık faaliyetiyle ilgili değil, ipek holding'in icraatlarıyla ilgili.
muhbirlik konusu da palavra. ödül yönetmeliği teröre bulaşan ve kanun tarafından arananların yakalanmalarına yardım edenleri ödüllendirmeyi öngörüyor. yoksa muhalif, solcu, şucu-bucu kişilerle ilgili değil. zaten düzenin artık türkiye solcusundan çekinecek bir durumu kalmadı.
teröre bulaşanların, adam öldürenlerin, şiddet eylemini benimseyen yasa dışı örgüt yöneticilerinin yakalanmalarına karşı mısın? şiddeti yüceltmeye ve şiddetin masum insanlar üzerindeki sonuçlarına kayıtsız kalmaya devam mı edeceksin?
son olarak, hiç bir şey bildiğin yok. inancın olmadığı gibi, bilgin de yok. ama fikrin var. o fikir de toplumun işine yarayacak, sağlıklı bir fikir değil. bilgiyle ve kafa yormayla yoğrulmamış fikirlerin işe yaraması mümkün değil zaten.
sen nerede yaşıyorsun, bu kadar akp'ci olunmaz artık. liberaller bile gemiyi terketmiş sen hala erdoğan'a sarılmış, çırpınıp duruyorsun. diktatör değilmiş,he he erdoğan en büyük demokrat, kurduğu rejim de demokrasinin şahı.
sen nerede yaşıyorsun, bu kadar akp'ci olunmaz artık. liberaller bile gemiyi terketmiş sen hala erdoğan'a sarılmış, çırpınıp duruyorsun. diktatör değilmiş,he he erdoğan en büyük demokrat, kurduğu rejim de demokrasinin şahı.
hayır, demokrasinin şahı değil. türkiye de tarihinde hiç demokrasinin şahı bir sisteme yönelmedi. hep sakat bir demokrasimiz oldu. şimdi de çok farklı değil. sadece iktidar el değiştirmiş. eski muktedirler bu yüzden bağırıyor; sizlerse bunu demokrasi çığlığı sanıyorsunuz. onlar tekrar iktidara gelse göreceksiniz nasıl ağız değiştirdiklerini.
sen nerede yaşıyorsun, bu kadar akp'ci olunmaz artık. liberaller bile gemiyi terketmiş sen hala erdoğan'a sarılmış, çırpınıp duruyorsun. diktatör değilmiş,he he erdoğan en büyük demokrat, kurduğu rejim de demokrasinin şahı.
hayır, demokrasinin şahı değil. türkiye de tarihinde hiç demokrasinin şahı bir sisteme yönelmedi. hep sakat bir demokrasimiz oldu. şimdi de çok farklı değil. sadece iktidar el değiştirmiş. eski muktedirler bu yüzden bağırıyor; sizlerse bunu demokrasi çığlığı sanıyorsunuz. onlar tekrar iktidara gelse göreceksiniz nasıl ağız değiştirdiklerini.
eski cumhurbaşkanlarından hangisi bir genel seçimde kendi partisini mitinglerle destekledi. hangisi medya üzerinde bu kadar baskı yaptı, hangisi anayasayı bu kadar çiğnedi. sen erdoğan'ı savunmuştun, şimdi o lafını yememek için gerçeği görmemeye çalışıyorsun.
sen nerede yaşıyorsun, bu kadar akp'ci olunmaz artık. liberaller bile gemiyi terketmiş sen hala erdoğan'a sarılmış, çırpınıp duruyorsun. diktatör değilmiş,he he erdoğan en büyük demokrat, kurduğu rejim de demokrasinin şahı.
hayır, demokrasinin şahı değil. türkiye de tarihinde hiç demokrasinin şahı bir sisteme yönelmedi. hep sakat bir demokrasimiz oldu. şimdi de çok farklı değil. sadece iktidar el değiştirmiş. eski muktedirler bu yüzden bağırıyor; sizlerse bunu demokrasi çığlığı sanıyorsunuz. onlar tekrar iktidara gelse göreceksiniz nasıl ağız değiştirdiklerini.
eski cumhurbaşkanlarından hangisi bir genel seçimde kendi partisini mitinglerle destekledi. hangisi medya üzerinde bu kadar baskı yaptı, hangisi anayasayı bu kadar çiğnedi. sen erdoğan'ı savunmuştun, şimdi o lafını yememek için gerçeği görmemeye çalışıyorsun.
özal değil miydi, "anayasa bir kere delinse bir şey olmaz" diyen? sen hatırlamazsın ama öyle dedi. demirel de "verdimse ben verdim, ne olmuş?" dediydi.
ayrıca ben erdoğan'ı savunmuyorum. aksine, onun da eski liderler kadar demokrat olduğunu, yani aslında demokrat olmadığını, sistemin olumsuzluklarını kendi çıkarları için kullandığını açıkça yazdım. mecburî din derslerini kaldırmaması, seçim barajını kaldırmaması, kürd halkı için anadilinde eğitim gibi konularda yeterli gelişme sağlamaması bunlara örnektir.
onun yanlışlarını göstererek onun diktatör olduğunu kanıtlayamazsınız. seçimlerde kendi partisini desteklemesi de kendi zararına oldu. diktatör dediğin zaten seçimlerin sonucunu önceden ayarlayan kişidir. diktatörler o yüzden her seçimde %90'ları aşan oylar alırlar.
mesela esad rejimi böyle bir rejim. esad son seçimde %90 küsur oy aldı. bizde de evren rejiminin anayasası %90 küsur oyla kabul edildi.
oysa akp eşit şartlar altında seçimlere giriyor ve hilesiz, hurdasız, oyların %40 küsurunu alıyor. bunun üzerinde düşünmelisiniz.
kendi partisini seçimlerde desteklemesi demokratik kurallara uymadığını gösterir ama aynı zamanda da onun bir diktatör olmadığını da gösterir.
CHPli Gök: AKPli olmayan herkes için tehlike devam ediyor
CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, İpek Medya grubuna yapılan baskınlara tepki gösterdi. Gök, Herkesi uyarıyoruz. Tehlike henüz geçmiş değil. Tehlike devam ediyor. Tehlike AKPli olmayan herkes için devam ediyor. dedi.
İpek Medya Grubuna yönelik baskınlara CHP Grup Başkanvekili Levent Gök ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, İpek Medya gurubu binasına gelerek tepki gösterdi. CHPli yetkililer, yapılan baskınlar ile ilgili olarak İpek Medya Grubu'na geçmiş olsun dilekleri iletti. Grup Başkanvekili Levent Gök, AK Partinin 17-25 Aralık operasyonlarıyla yolsuzluk batağına battığı günlerden itibaren meclisi çalıştığı günlerde çıkarttığı bütün yasalar kendi dönemlerini kurtarmaya dönük, kendine muhalif olan herkesi suçlayacakları bir ortam olduğunu vurguladı. İç güvenlik paketi bunlardan bir tanesi olduğunu dile getiren Gök, şunları ifade etti:
HSYK yasasında ve başka yasalarda çıkartılan yasalarla bugünlerin taşlarını ördüler. Bir makul şüphe kavramıyla, polisin, savcının dilekçesiyle Türkiyede herkesin şüpheli haline gelebileceği bir yasal düzenlemeler yaptılar. CHP olarak bu konuları AYMye götürdük.
Herkesin tehdit altında olduğunu kaydeden Gök, konuşmasına şöyle devam etti: Bugün Türkiyenin dünyaya rezil olduğu gündür. Bir sermaye grubun çökertilmek istenmesi her halde dünyada Türkiyeden başka bir ülkede olamaz. Böyle bir tablonun zaten kötüye giden ekonomimizi daha kötüye götüreceği muhakkak iken ısrar edilmesi, bunun sermaye grupları üzerine yapacağı olumsuz travmaların ne olacağının bilinmesi gerektiği halde devletin böyle bir tasarrufta bulunması AKPnin artık devleti iç içe geçtiği ve aslında kendi paralel devleti kurduğunun yegane kanıtıdır. AKP kendi güdümüyle muhalif olan herkesi susturmanın çarelerini arıyor. 1 Kasımdaki seçimlerden kurtulmanın yolunu arıyor ama kurtuluş yok, kaçış yok, kurtuluş sandıkta demokraside, insan haklarında ve daha fazla demokraside ben inanıyorum ki bugün İpek grubuna yapılan saldırı tüm dünyadan da hak ettiği tepkiyi görecektir. Her zaman özgürlüklerin ve insanların kendi güvencelerinin yanında olmaya çalıştık. Herkesi uyarıyoruz. Tehlike henüz geçmiş değil. Tehlike devam ediyor. Tehlike AKPli olmayan herkes için devam ediyor.
TEZCAN: 1 KASIM SEÇİMLERİNE GİDERKEN İKTİDAR BASKI VE SALDIRI İLE TOPLUMU VE MEDYAYI SUSTURMAK İSTİYOR
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, 2015 yılının Türkiyesine yakışmayan bir tablo ile karşı karşıya olunduğunu kaydetti. Bugün sabahtan itibaren bir medya grubuna yönelik bu saldırı aslında sadece tek bir medya grubunu hedef alan bir saldırı olmanın ötesinde demokrasiyi düşünce ve ifade özgürlüğünü hedef alan bir saldırı olduğunu açıklayan Tezcan, konuşmasına şöyle devam etti:
İpek Medya grubuna yapılan saldırının bundan önce diğer önemli yayın kuruluşlarının da hedef gösterilerek alt yapısının hazırlandığını biliyoruz. Bu, Türkiyede 1 Kasım seçimlerine giderken iktidar baskısı ve saldırıları ile toplumu, medyayı yıldırarak muhalefeti susturarak belli ki tekrar tek parti hükümeti kurma planlaması yapılıyor. Bunları yaşadığımız zaman şunu da ibretle görüyoruz. Bu parlamentodan bir hükümet çıkması mümkündü. Ama ısrarla Kaçak Saray'daki irade Türkiyede koalisyon hükümeti kurulmasını önleyip, Türkiyeyi erken seçime götürme planı yaptı. Yaşadıklarımız bir tesadüf değil. Türkiyeyi erken seçime götürmenin arkasında yatan plan bu tip saldırılarla muhalefeti susturarak iki ay sonra ne yapıp yapıp ne pahasına olursa olsun bir AKP tek parti hükümetini tekrar kurma hesabı olduğunu görüyoruz.
Halkın, korkmuş, yılmış, bıkmış bir şekilde sandığa güdülmesinin istendiğine dikkat çeken Tezcan, bu diktatör uygulamaların, bu tip eskimiş uygulamaların tarihin çöplüğüne atılması gereken uygulamaların Eylül-Ekim-Kasım aylarında artık hiçbir anlamı olmayacağını ifade etti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, 55 milyon seçmenin sandığa gideceğini demokrasiyi ortadan kaldıran bu tutumu otoriterleşen bu yapıyı sandığa mahkum edeceğini kaydetti. Tezcan, Ne yaparlarsa yapsınlar dünya güzelliğe ve özgürlüğe doğru yol alıyor. Bu nedenle bugün İpek Medya grubuna planlanan medya organlarına dönük iktidar saldırılanın her zaman karşısında olacağız. (CİHAN)
Sitemiz Bir Paylasim
Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize
kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu
nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara
aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve
materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden
kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine
yollayabilirsiniz.
