Cevap Tarihi: 08.03.2016- 20:39

---

Faşizm kapıya dayandığında devrimciliği bırakıp, demokrat olmak mı gerekiyor; böyle bir koşul mu var?

Cevap Tarihi: 08.03.2016- 20:54

---

Var devrimciler bile faşizm kapıya dayandığında anti faşist mücadele bir sürü demokratın katılımı ile kurulacak cephe hareketi içinde verilir.

Talep yasal güvence ve demokrasidir. Bu sürede sürecin devamı yani devrim bu kavgada kitlelerin seni en önde gördüğünde ancak devrim mücadelesine evrilir..

yani anti faşist savaş demokrasi kavgası içinde yapılır. Demokrasiden bana ne demek devrimden bana ne demektir.Bolşevikler çara karşı savaşın içinde olmasalardı devrimin içinde de olamazlardı.

Cevap Tarihi: 09.03.2016- 16:59

---

Melnur: Yol uzun ve çetin

M.Çayan : Devrim yolu sarptır, engebelidir.

45 yıl sonra aynı şey söylendiğine göre gerçekten zor bir yol olmalı

Korkarım ki 45 yıl sonra da aynı şeyler söylenecek.

Cevap Tarihi: 14.03.2016- 21:48

---

Keşke sorun sadece bu olsa. Keşke sol açısından sorun ''yolun uzun ve çetin'' olduğundan ibaret olsa... Oysa, değil! Ne yazık ki, siyasal devrim konusunda solun bir kısmının reddiyeci tutumu, bir kısmının hala halktan kopuk bir şiddeti savunuyor olması, bir kısmının kuyrukçuluğu yeğlemesi güçlü bir sosyalist öznenin ortaya çıkmasını da olumsuz etkiliyor. Güçlü bir sosyalist özne olmadan ise ''devrimin yolunun uzun olduğunu'' söylemek bile sorunu tanımlamaktan uzak kalıyor. Bir de...

Bir de, siyasal devrimi ''bizim dışımızdakilerin çabası'' olarak görme alışkanlığından kurtulmak gerekiyor. ''Sosyalistiz'' ama örgütsüzüz. Örgütsüz-partisiz bir sosyalist ne işe yarar ''devrimci gevezelik''ten başka? Birileri bizi, işçi sınıfını ve emekçi halkı kurtaracak sihirli formüle mi sahip sanıyoruz?

Güzel söz, anlamlı, değerli...

''kurtulmak yok tek başına ya hep beraber, ya hiç birimiz!''

Ya hep beraber omuz vereceğiz ya da nice 45 yıl hep aynı tartışmaları sürdürmek zorunda kalacağız!