Şöyle bir baktım da, kültür ve sanat haberleri bölümümüz handiyse ölüm ilanlarını verir hale gelmiş. Bugn de yine öyle öyle bir haber vermenin üzüntüsü...- Özkan Uğur'u kaybettik.
Siyasi programları pek izlemiyorum bu aralar, pek televizyon izlemiyorum aslında. Biraz spor haberleri, arada bir klasik westernler. Kitap okumaya çalışıyorum, Marksizm ile demokrasi ilişkisi üzerine daha fazla bilgilenmek ihtiyacı hissediyorum, ama buda çok uzun sürmüyor, sıkılıyor, bırakıyorum. Seçimleri yitirmiş olmanın üzüntüsü mü, siyasi gericiliğin her şeye rağmen ve hala seçim kazanabiliyor olması mı, kestiremiyorum. Umutsuzluk değil ama bir bıkkınlık.
Tam böyle bir psikolojik sıkıntı içindeyken, Özkan Uğur'un ölüm haberi geldi. Hasta olduğunu üçüncü kez o illet hastalıkla boğuştuğunu biliyordum.Pek kabul etmiyor, ölümü insana bir türlü yediremiyordum ve üstelik ölümün yaşamın varlığı için temel bir koşul olduğu gerçeğini bilmeme rağmen.
Özkan Uğur'u kaybettk.
O güzel insanı, o hayatımıza güzellikler katan insanı..
Yitirdik.
Bir parça daha koptu içimizden.
Eksildik.
Sitemiz Bir Paylasim
Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize
kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu
nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara
aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve
materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden
kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine
yollayabilirsiniz.